Lütfen bekleyin.. Lütfen bekleyin..
PKK’nin kuruluş kongresini gerçekleştirdiği aydır Kasım... Bu nedenle Kürdistan dağlarında kasım ayının hep farklı bir manası vardır. Medya Savunma Alanlarında birkaç kez kasım ayında PKK’nin kuruluş yıldönümü kutlamalarına tanıklık etmiştim. PKK ve HPG yönetimi, gerillaların coşkusu dikkat çekici bir hal alır. En son 2012 ve 2014 yıllarında 27 Kasım kutlamalarına tanıklık etmiştim.
2012’deki 27 Kasım kutlamaları sıcak savaş dönemindeydi, 2014’deki kutlamalarda ise Kobanê’deki direnişin etkisi söz konusuydu. 2017 yılının kasım ayında da keşif ve savaş uçaklarının durmak bilmeyen uçuşları, savaş uçaklarının aralıklarla rastgele araziyi bombalamaları dikkatimi çekiyor. Kendi kendime bu yıl gerillalar, dağlarda PKK’nin kuruluş yıldönümü kutlamalarını yapacak mı, nasıl yapacak diye soruyordum. Çünkü hiç bir dönem 2017 yılındaki kadar keşif ve savaş uçaklarının bu kadar yoğun uçuşu söz konusu değildi.
Sonra bir sabah erkenden bir grup gerilla ile birlikte yola çıktım. Sarp dağ yollarını, patikalarını gerillaların söylediği devrim marşları ve şarkıları ile geçtik. Giderek sararmış çınar, söğüt ve meşe yapraklarının küçük vadilerdeki görünümü, kıvrılan patikalardaki ayak izlerini, o patikalardaki hatıraları anımsayıp dururken, bir anda yüzlerce gerillanın bir arada olduğu bir alana girdik.
PKK, HPG, PAJK, KCK bayrakları, PKK’nin kurucusu ve lideri Abdullah Öcalan’ın posterleri gerilla gruplarının ellerinde, tören kıtası hazırlığı yapılıyor. Yüzlerce gerilla... Şaşkınım. Gözlerim sonbaharın bugünlerindeki masmavi gökyüzüne takılı kalıyor. Mavi bir sessizlik var gökyüzünde. Sonra yüzlerce gerillanın buluştuğu tören kıtasının hareketlendiğini ve düzgün sıralandığını görüyorum. Bir gerilla komutanı tören kıtasını denetliyor. Selamlıyor ve hızlı askeri adımlarla başka bir yöne yönelip, PKK’nin kurucularından ve 40 yıldır PKK’nin merkezinde yer alan Duran Kalkan ve beraberindeki PKK, PAJK, HPG yöneticilerine tekmilini veriyor. Duran Kalkan ve beraberindekiler yüzlerce gerillanın oluşturduğu tören kıtasını selamlıyor.
Benim gözüm arada masmavi göğe takılıyor. Günlerdir hiç durmadan uçan savaş uçaklarının gürültüsüne kulak kabartıyorum. Yüzlerce gerilla. PKK, HPG, PAJK ve YJA Star yönetici ve komutanları var. Duran Kalkan, 40. Yılın haklı gururunu ve coşkusunu taşıyan konuşmasını yapıyor.
Haki Karer başta olmak üzere Berçem Cilo’ya kadar uzanan 40 bin özgürlük şehidini saygı ve minnetle andığını dile getiren Kalkan çok net mesajlar veriyor:
„40. PKK yılına son merkez komite toplantımızı yaparak, parti, halk ve hareket olarak kendimizi yeniden planlamış, kararlaştırmış ve örgütlenmiş olarak giriyoruz. 39 yılda yaptıklarımız, 40. yılda PKK ve halk olarak yapacaklarımızın aynasıdır.
Kim ne diyorsa söylesin, düşmanlarımız ne hesaplar yaparlarsa yapsınlar, şunu söyleyebilirim; Bütün devrimci-demokratik güçler, kadınlar ve gençler, bütün halklar PKK’ye inansınlar. 40. Yıl özgürlük yürüyüşümüzü sürdüreceğimizi, belirtiyor, herkesi bu temelde kendisini yeniden yaratarak özgürlük ve demokrasi mücadelesine katılmaya davet ediyoruz.“
Bu konuşmanın ardından yüzlerce gerillanın dakikalarca alkış ve sloganları durmak bilmiyor. Askeri tören ardından gerillalar şarkılar söylüyor, yüzlerce gerilla halay çekiyor. Gerillaların arasına katılıp, tv için program yapıyor ve görüşlerini soruyorum. Süleyman Soylu’nun „Kandil’e gireceğiz“ sözlerini anımsatıyorum. „Buyursun gelsin, geleceği varsa göreceği de vardır“ diyorlar. Bütün gerillalar gülümsüyor. Bütün gerillalar devrim şarkıları söylüyor. Savaş uçaklarının ölümcül gürültüsü hiçbir gerillayı tedirgin etmiyor. Gerillalar halaylarını sürdürüyor. Gerillalar şarkılarını söylüyor. Ve bunun nasıl bir cesaret olduğunu düşünüp duruyorum.
Yüzlerce gerilla ile Kürdistan dağlarında PKK’nin kuruluş yıldönümü kutlamalarının, kutlamadan öte büyük bir gerilla eylemi olduğunu anlıyorum. PKK gerillasının her anının direniş ve eylem olduğunu bir kez daha görüyorum. Türk devletinin özel savaş haberlerinin bir kez daha boş ve yalandan ibaret olduğunu, PKK gerillasının ise kendinden emin bir güç olarak yılmadan, yorulmadan yoluna devam ettiğini görüyorum.
