Lütfen bekleyin.. Lütfen bekleyin..
1- İŞKENCE MAĞARASI Ceylanpınar'da gözaltına alınan M.D ve M.N.Y., İHD'ye başvurarak yaşadıkları dehşeti anlattı. M.D.'nin anlattıkları tüyler ürpertici. Gözaltına alındıktan sonra bir mağaraya götürüldüğünü belirten M.D. burada tecavüze uyğradığını söyledi.
2- CEYLANPINAR SAVSI ORADAYDI M.D.: " Bütün emirleri savcıdan aldılar sesinden tanıdım. Baygın haldeydim. Birara bezin altından baktım. Savcı ve yanında iki korucu gördüm. Kafama silah dayadılar. Sonra silah verip 'kendini öldür' dediler.
3- SIRTINDA KALAS KIRDILAR M.D.," Olan bitenden sonra ölsem daha iyi dedim. Kafama sıktım ancak silahta kurşun yoktu" derken; M.N.Y., ise " Çıplak şekilde dikenli arazide sürüklendim. Sırtımda kalas kırıldı. TEM'de cinsel ve fiziksel işkence gördüm" dedi.
RİHA / ANF - AKP ve Saray’ın devreye koyduğu kirli savaş konsepti çerçevesinde Kürt halkını ve özgürlük mücadelesini sindirmeye dönük yapılan gözaltı ve tutuklama furyası kapsamında işkence, şiddet ve baskıya dair pilot bölge olarak seçilen kentlerin başında gelen Riha’da (Urfa) gözaltına alınanlar insanlık dışı uygulamalar ile karşılaşıyor. Serêkanî (Ceylanpınar), Wêranşar (Viranşehir) ve Pirsûs (Suruç) ilçelerinde gözaltına alınanlara yapılan işkenceler, İHD Riha Şubesi’ne yapılan başvurular ile gün yüzüne çıktı. Serêkanî’de gözaltına alınan 20 yaşındaki M. D.’nin gözaltında yaşadıklarına ilişkin başvurduğu İHD Riha Şubesi’nin başvuru formunda yer alan beyanları Türkiye’de gözaltı sürecinde yaşanan insanlık ayıbını gözler önüne seriyor. Tutuklu M.D., Serêkanî’de gözaltına alındığında bir mağaraya götürüldüğünü ve mağara içinin donanımlı bir işkence merkezi haline getirildiğini söylüyor. Elektrik işkencesinden, Filistin askısına kadar birçok işkence yöntemiyle kendisine işkence yapıldığını söyleyen M.D., mağarada kendisine tecavüz edildiğini de belirtiyor. Mağarada ayaklarının inşaat telleriyle bağlandığını ve ellerinden koltuğa kelepçelendiğini söyleyen M.D., “Beni bir koltuğa oturttular. Ayaklarımı inşaat telleriyle bağladılar. Ellerimi koltuğa kelepçelediler. Karın boşluğuma, göğüs kafesime joplarla, yumruklarla çalıştılar” diyerek yaşatılan çirkinliği rapora yansıttı.
Emirleri savcı verdi
M.D., gözlerinin kapatıldığını ancak ince olan göz bağından Ceylanpınar Savcısı’nı tanıdığını ve olay anında iki korucunun da orada bulunduğunu anlatıyor. M.D., “Bütün emirleri savcıdan aldılar (Ceylanpınar Savcısı) sesinden tanıdım. Yüzümü sarı, kırmızı, yeşil bir bezle bağlamışlardı. Baygın haldeydim. Bir ara hafifçe bezin altından baktım. Savcıyı ve yanında iki korucuyu gördüm” dedi. İşkencenin hastanede de devam ettiğini belirten M.D., beyanlarına şöyle devam ediyor: “Önce kendi aralarında Hacı Lokman Birlik’e yaptıklarını ‘Buna da yapalım’ dediler. Sonra aşağı götürdüler. Ayaklarımdan bağladılar. Bende inandım o sırada yapacaklarına ve silah çektiler kafama dayadılar. Sonra hakaret ederek ‘al, kendi kendini öldür’ dediler. Silahı avucuma koydular. Sonra kaçıp kapıyı kapattılar. Ben de bunca olan bitenden sonra ölsem daha iyidir dedim. Kafama sıktım. Ancak silahın içerisinde kurşun yoktu.”
Dikenli arazide sürüklendim
Aynı şekilde Serêkanî’de gözaltına alınan 22 yaşındaki M.N.Y., de tutuklu bulunduğu cezaevinden yaşadıklarını İHD’ye yaptığı başvuru ile dile getirdi. M.N.Y., 21 Temmuz 2015’te Serêkanî’de gözaltına alındığını ve başına çuval geçirilerek Wêranşar-Riha arasında kırsal bir alana götürüldüğünü söylüyor. M.N.Y. orada maruz kaldığı işkenceyi şöyle anlatıyor: “Burada çıplak bir şekilde dikenli arazide sürüklendim. Sürükleme bittikten sonra sırtımda kalas kırıldı. Burada bayıldıktan sonra gözümü açtığımda TEM’deydim. Burada da hem cinsel hem de fiziksel işkence gördüm.”
Urfa Emniyeti’nde ilk değil!
Riha’da taciz, tecavüz ve işkence olayları ilk kez yaşanmıyor. Daha önce de 2 Şubat 2016’da İstanbul’dan Pirsûs’a (Suruç) giderken Bêrecûk (Birecik) yolu üzerinde gözaltına alınan Aynur Doğanay, gazetemize gönderdiği faxla Urfa Emniyet Müdürlüğü’nde yaşadığı taciz ve hakaretleri anlattı. Gözaltında 5 polisin cinsel tacizine uğradığını belirten Doğanay, “Sürekli olarak cinsel saldırı tehdidi ile hakaret ve küfüre maruz kaldım” diye belirtmişti. Urfa Emniyeti gözaltında işkence haberleriyle de sık sık sık gündeme gelmiş, son olarak Sêwreg’te (Siverek) gözaltına alınan T. M.’nin götürüldüğü emniyet müdürlüğünde uğradığı işkence ve tacizi HDP Riha Milletvekili Osman Baydemir, Meclis gündemine taşımıştı.
