Dersim Beledeyisi bünyesinde faaliyet yürüten Dersim Yaşam Kadın Merkezi, sağlık taraması, meme kanseri ve diyabet konuları hakkında çalışmaları yaparak halkı bilgilendiriyor.
Dersim belediyesi bünyesinde faaliyet gösteren Dersim Yaşam Kadın Merkezi, kent merkezi genelinde bir dizi anket, sağlık taraması çalışmalarını yürüterek, mahallelerde yürütülen çalışmalar sonucunda kentteki kadınların meme kanserinin istatiksel verilerini ortaya çıkardı.
Sağlık çalışmaları hakkında bilgi veren sağlık çalışanı Diren Cihangir, meme kanseri, kadınlarda görülen kanser türleri arasında ilk sırada, kanser nedeniyle oluşan ölümlerde ise akciğer kanserinden sonra ikinci sırada yer aldığı söyledi.
Meme kanserinin erken tanısında mamografinin, klinik meme muayenesi ve kendi kendine meme muayenesinin önerildiğini belirten Cihangir, “Kadınların meme kanserine yakalanma riski oldukça yüksek olup birçok faktör meme kanseri riskini arttırmaktadır. Cinsiyet, yaş, ailesel ve genetik faktörler, ırk, radyasyona maruz kalma, erken adet görme (12 yaş altı), geç menapoz (55 yaş üzeri) meme kanseri ile ilgili önemli risk faktörleri olmakla birlikte, hiç doğum yapmama ve ya 30 yaş sonrası gebelik, menapoz sonrası dönemde hormon replasman tedavisi görme, laktasyon (emzirme durumu), alkol kullanımı, obezite ve yağlı beslenme, fiziksel aktivite meme kanseri ile ilgili olduğu düşünülen yaşam tarzı ile ilgili diğer risk faktörleridir. Meme kanseri yaygın olmasına karşın, genellikle yavaş gelişme hızı gösteren ve tanısı erken yapıldığında oldukça başarılı tedavi sonuçları elde edilebilen ve ölüm oranı azaltılabilen bir kanser türüdür. Her kadının 20 yaş sonrası düzenli aralıklarla kendi kendine meme muayenesi, klinik meme muayenesi, 40 yaşında ilk mamografi yapmaları gerekmektedir” dedi.
Dersim genelinde 6 mahalle ve 240 kadınla yüz yüze anket çalışması yaptığını söyleyen Dersim Yaşam Kadın Merkezi çalışanı Çilem Ak Güler de şunları ifade etti: “Anket çalışmamızın amacı; kadınların meme kanseri, kendi kendine meme muayenesi ile ilgili bilgi ve uygulamalarını belirlemek ve eğitimin etkinliğini değerlendirmektir” dedi.
Anket çalışmasının sonucuna göre, kadınların meme kanseri belirtilerinin, risk faktörleri, erken tanı yöntemleri ve kendi kedine meme muayenesiyle ilgili bilgi ve uygulamaların yetersiz olduğunun görüldüğünü de Güler sözlerine ekledi.