HABER MERKEZİ - Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş, Merkez Yürütme Kurulu (MYK) toplantısı öncesi HDP Genel Merkezi'nde gazetecilerin sorularını yanıtladı. İlk olarak Osmaniye, Amed ve Yozgat'ta yaşanan trafik kazalarına ilişkin bir açıklama yapan Demirtaş, başsağlığı dileyerek, Ramazan ayı ve bayram tatili boyunca gerekli önlemlerin alınması gerektiğini söyledi.
Dokunulmazlıkları kaldıran yasanın Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından hala onaylanmamasına ilişkin Demirtaş, "15 günlük süre var. Kendi bileceği iş. Neden bekletiyor, bilemeyiz. Zannedersem bugün yarın imzalayacaktır" dedi.
Bu karar kadına aittir
Demirtaş, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 'Anneliği reddeden kadın eksiktir, yarımdır' şeklindeki açıklamalarına ilişkin ise şöyle konuştu:
"Hiçbir ülke biz de olduğu gibi bir Cumhurbaşkanı üzerinden kadın bedenine, onuruna, haysiyetine müdahale etmiyor. Bir kadının çocuk doğurup doğurmayacağı, anne olup olmayacağı, buna karar verme yetkisi tümüyle kadına aittir. Bakın kocasına, babasına, kardeşine de ait değildir. Kadının kendisine aittir. Kadınlar şunu sormalı, 'Sen kimsin? Hangi yetki ile hangi hak ile gece gündüz kadınlara bir yandan hakaret bir yandan da kuluçka makinesi muamelesi yapıyorsun? Nasıl bir yetkin var?' Anayasa böyle bir yetki yok" Erdoğan'ın artık kadın bedini üzerinden siyaset yapmayı bırakması gerektiğini ifade eden Demirtaş, "Bize ulaşan şu ki kadınlar bu konuda çok öfkeli"dedi. Demirtaş, Erdoğan'ın kadınlara dair konuşmasını dini temellere dayandırmasını ise "iki yüzlülük" olarak yorumladı.
Irkçı zihniyeti dışa vuruyor
Demirtaş, Alman Parlamentosu'nda Ermeni Soykırımı'nı tanıyan tasarının kabul edilmesinden sonra, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Almanya Parlamentosu milletvekili Cem Özdemir için kullandığı "Ne Türk'ü be? Bunların kanlarının laboratuvar testinden geçmesi lazım" ifadelerini değerlendiren Demirtaş, "Bize göre kafatası, kan üzerinden ırkçılık tanımlaması çok geri kalmış bir zihniyettir. Kişi kendini nasıl tanımlıyorsa öyledir. Artık bir damardan oluşan kanla ilgili değil, cumhurbaşkanı ırkçı bir zihniyeti hiç korkmadan dışa vurabiliyor" dedi.
Hükümet rehabilite edilsin
Demirtaş'a AKP Genel Başkan Yardımcısı Tuğrul Türkeş'in Kürt illerine 'rehabilitasyon sorumlusu' olarak atanmasına ilişkin de bir soru yöneltildi. Demirtaş bu soruya şu yanıtı verdi: "Herhalde yeni hükümetin çok şakacı bir hükümet. İlk şakası da bu oldu. Öncelikle Kürtleri rehabilite edilmesi gereken hasta bir topluluk olarak görüyor olmak zaten bu hükümetin rehabilite edilmesi gerektiğini gösteriyor. Hasta toplum muamelesi yapıp da kendi içlerinden en ırkçı insanı göstermeleri Kürtlere yönelik asimilasyonun devam ettiğinden başka bir şey değildir. Umarım kendileri bu çalışmayı yaparken rehabilite olur ve kendine gelir"
Anayasa taslağını açıklayacağız
15-20 gün içinde partilerinin hazırladığı yeni Anayasa taslağını kamuoyu ile paylaşacaklarını da açıklayan Demirtaş, "Türkiye'de partili Cumhurbaşkanı ve Başkanlık sistemi adı altında getirilmek istenen saltanat veya bir dikta rejiminin kesinlikle karşısında olacağız. Bunlar olmadan da Türkiye'de demokrasi olabileceğini kendi Anayasa taslağımızla ortaya koyacağız. Bütün bir Ramazan ayı boyuca çalışmalarımız devam edecek" diye konuştu.
YSK'ye başvuracağız
Demirtaş, yine Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın üniversite diplomasının olmadığı yönündeki kimi iddialara ilişkin kendisine yöneltilen bir başka soruya ilişkin ise "Ben Cumhurbaşkanı adayıydım ve rakiptik. Bizler diploma örneklerimizi seçim kuruluna verdik ve bu örnekleri vermeden aday olamıyorsunuz. Günlerdir haftalardır bu mevzu tartışılıyor ve Cumhurbaşkanı sadece 'arşivi bir karıştır da diplomayı çıkar' diyor. Diploma yoksa nasıl YSK'ye başvurup aday oldun. Diplomanın örneği sende olması lazım. Aslı sende olması lazım. 2002'den beri milletvekili adayı oluyorsun. Her seferinde dosya veriyorsun YSK'ye. Şimdi YSK'nin açıklama yapması lazım. Arkadaşlarımız başvuru yapacaklar, YSK'den açıklama istiyoruz" dedi. Demirtaş son olarak, Erdoğan'ın yüksekokul mezunu olduğu ispatlanmazsa Cumhurbaşkanlığının düşeceğini söyledi.
(DİHA)