Gözaltında kaybedilen yakınlarının akıbetinin açıklanması ve belli olan faillerin yargılanması için 584 haftadır Galatasaray Meydanı’nda oturma eylemi yapan Cumartesi Anneleri, 9 gündür haber alınamayan DBP Şırnak İl yöneticisi Hurşit Külter’in akıbetini sordu. Üzerinde Hurşit Külter’in fotoğraflarının konulduğu , “Failler belli, gözaltılar nerede?” yazılı pankartın açıldığı eylemde, Hurşit Külter’in kardeşi yanı sıra Yönetmen Çayan Demirel ve Sanatçı Pınar Aydınlar da katıldı.
‘NEFESİMİZ ENSENİZDE’
Eylemde ilk sözü 8 Ekim 1980 ‘de gözaltına alınan ve kaybedilen Cemil Kırbayır’ın ağabeyi Mikail Kırbayır aldı. 21 yıldır bir avuç insan olarak her Cumartesi günü Galatasaray Meydanı’ndan halka seslendiklerini hatırlatan Kırbayır, halka yıllardır 12 Eylül faşizmin devam ettiğini, 1983‘den bu yana kurulan tüm hükümetlerin bu darbe zihniyetinin uygulayıcısı olduğunu haykırdıklarını söyledi. Halka, “ İnsanların öldürmeleri yetmiyormuş gibi onları mezarsız kılan bu iktidardan bizi kurtarın” diye seslendi.
Kırbayır devamla, “Biz bu hükümetlerden zaten bir şey beklemiyoruz. Bizim sadece sizden beklentimiz vardı, sokaktan önümüzden geçerken göz göze baktığımız insanlar sizlerdiniz. Sizler bu yetkiyi verdiğiniz için onlar bu zulmü yaptılar” diye konuştu.
8 Ekim 1980 tarihinde gözaltına alınan kardeşi Cemil Kırbayır’ın akıbetini açıklanmasının için 30 yıl boyunca mücadele ettiğini anlatan Kırbayır, devlet tarafından “firar etti” denilen Cemil ‘in Meclis bünyesinde oluşturulan Meclis İnsan Hakları Alt Komisyonun yaptığı araştırmalar sonucunda gözaltında katledildiğinin ortaya çıktığını ancak buna rağmen tek bir soruşturmanın açılmadığına dikkat çekti. Bugün aynı zihniyet devam ettiği için bu kez gözaltına alınan Hurşit Külter’den haber alınmadığını hatırlatan Kırbayır, “Hurşit nerede? O bu ülkenin yurttaşı değil mi? Her şeyden önce o bir insan değil mi? Bu nereye kadar devam edecek? Yeter artık Hurşit’in akıbetini açıklayın. Nefesimiz ensenizde bu zihniyetin devam etmesine izin vermeyeceğiz. Buna gücünüz yetmeyecek” dedi.
HANİ SİZİN DÖNEMİNİZDE BÖYLE ZULÜMLER YAŞANMIYORDU?
1995 yılında İki küçük kızının gözleri önünde beyaz Toros aracına zorla bindirilip gözaltında kaybedilen Fehmi Tosun ‘un eşi Hanım Tosun ise, başka insanların gözaltına kaybedilmemesi ve başka ailelerin aynı acıyı çekmemesi için bunca yıldır Galatasaray Meydanı’nda oturduklarını ifade etti. “Yıllardır bu meydandayız ama bakıyoruz ki hala insanlar kaybediliyor, hala analar acı çekiyor” diyen Tosun, hükümet ve devlet yetkilerine, “ Yeter artık yeter . Hani sizin döneminizde böyle zulümler yaşanmıyordu? Peki o zaman Hurşit nerede ? Bu insanın ailesi var ailesi. Bir an önce Hurşit’in akıbetini açıklayın” diye seslendi.
ACI ÇEKEN ANNELERE BİR ANNE DAHA EKLENMEMESİ İÇİN…
Dana sonra Hurşit Külter’in kardeşi Cihat Külter söz aldı. Külter, burada bunca acı çeken annelere bir tanesinin daha eklenmemesi dileğiyle Galatasaray Meydanı’nda olduğunu vurguladı. Sonucu ne olursa olsun, ağabeyi hakkında bir an önce açıklama yapılmasını isteyen Külter, “Eğer başına bir şey geldiyse, bu neden incelenmiyor? Mademki gözaltına alınmadı nerede olduğunu neden açıklanmıyor? Açıklanması için illa ki ölmesi mi lazım” dedi.
İş işten geçmeden önce açıklama yapılmasını talep eden kardeş Külter, “584 haftadır burada oturma eylemi yapan bütün annelerin çektiği acıları şu anda çok iyi anlıyorum ve bugüne kadar bu acıyı paylaşmadığım için üzüntü duyuyorum” diye konuştu.
Başka bir ailenin daha bu şekilde acı çekmesini istemediğini vurgulayan Külter, ağabeyinin akıbetini açıklamasını istedi.
ANNE KÜLTER: OĞLUMU SAĞ SAĞLİM ALDINIZ SAĞ SAĞLIM VERİN!
Hasta olduğu için Cumartesi Anneleri’nin eylemine katılamayan Hurşit Külter’in annesi Kerime Külter‘in sesli mesajı dinlendi. Cumartesi Anneleri’ni selamlayarak sözlerine başlayan Kerime Külter, “Keşke aranızda olsaydım ama maalesef belimden ameliyatlı olduğum için gelemedim” dedi. Oğlundan bir haftadır haber alınmadığını hatırlatan acılı anne, “ Oğlum son derece ahlaklı bir insandı. Her zaman adalet için çalışır ve savaşırdı. Türk ve Kürt annelerin el ele verip bu kirli savaşı durdurması gerekiyor. O gücümüz var ve biz Kürt anneleri olarak buna hazırız” çağrısında bulundu.
Anne Külter son olarak, oğlunun sağ salim alan devletin sağ salim vermesini istedi.
HURŞİT KÜLTER NEREDE AÇIKLAYIN!
Konuşmaların ardından Hurşit Külter‘e ayrılan bu hafta ki basın açıklamasını Aylin Tekiner okudu. Hurşit Külter‘in yaşam hakkını kayıtsız şartsız korumakla görevli devlet yetkililerin, olayın aydınlatılması için ciddi girişimlerde bulunmadığını hatırlatan Tekiner, “Avukatlar sokağa çıkma yasağı nedeniyle adliyeye gidemiyor, savcılar avukatların telefonlarını açmıyor. ‘Hurşit Külter’e ne oldu? Sorusu cevapsız bırakılıyor, Aynen 90’lı yıllarda olduğu gibi “gözaltına alınmadı” demekle yetiniliyor ” dedi.
Başbakan Binali Yıldırım, İçişleri Bakanı Efkan Ala, Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, Şırnak Valisi Ali İhsan Su, Şırnak Cumhuriyet Başsavcısı Mehmet Akif Dönertaş’ı göreve çağıran Tekiner, “Hurşit Külter nerede? Görevinizi yapın; hakikati açığa çıkartın, Hurşit Külter’e ne olduğunu açıklayın” diye konuştu.