Lütfen bekleyin..
Munzur Haber / Rêheval İsmail!

Rêheval İsmail!

14 Mayıs 2016, 08:13

Mücadele yaşamında hep ilklerin mütevazi insanı olan İsmail rêheval, bir derviş gibi, sistemle, parayla hesabını çoktan kesmiş, elinden kitabını, gazetesini ve onun mücadelede kılavuzu olan ‘Serxwebûn’u hiç eksik etmezdi.

İsmail Göksungur’u Paris’te 6 Mayıs günü kaybettik. 6 Mayıs onun belleğinde, Türkiyeli ve Kürdistanlıların belleğinde Deniz, Hüseyin ve Yusuf’un asıldığı gündü. Tarihimize kazınmış bu kara günde Kürdistanlılar, rêhevalini (yoldaşını) kaybetti. 

Onu tanıyan herkes onu şu cümlelerle ifade eder; ince düşünen ruhu gibi mütevazi, insanı sevmekle yoluna başlayan, ideolojik-politik bağlılık ve emek! Onu sadece bir yurtsever olarak tanımlamak onun Paris, özgürlük alanları, Avrupa’nın değişik coğrafyalarına yayılan emeğini düşündüğümüzde yetersiz kalır. İsmail Göksungur, ‘bir ekmek, bir hırka’ felsefesi ve idealleri uğruna mücadeleyle dolu bir tarihe sahip ve onun tabiriyle bir rêhevaldi. Özgürlük Hareketi, ailesi, dostları 40 yıllık rêhevalini geçtiğimiz Pazartesi günü, Paris’ten onun hayat yolculuğuna başladığı Pazarcık’ın Cennetpınar’ına alkış, slogan ve zılgıtlarla uğurladı. Çarşamba ise özlemini çektiği topraklara, naaşı ulaştığında, havada yağmur, asker kuşatması altında binler onu bekliyordu!

 

Onun politik yolculuğu babasıyla başlar

Pazarcık bölgesinde Engizek dağları vardır. Bütün o çevre köylerin yaylaları Engizek dağlarının eteklerinde bahar aylarında bölge halkını bekler. Şark Islahat Planı sadece Dersim’de değil sonraki yıllarda aynı zamanda Kürtlerin yerleşim alanı olan Maraş’ta da uygulamaya sokulmak istenmiştir. Bölgenin demografik yapısı üzerinde oyunlar son yüzyılın ürünüydü. Örneğin Pazarcık’ın Kürt köylerine yerleştirilen Afganların, Türklerin varlığı da tüm bu sürecin bir parçasıdır. O dönem İsmail Göksungur’un babası Ali Göksungur, bölgenin sayılan ve sevilen mertliği, dik duruşuyla bilinen insanlarından biridir. 1955 ve sonrası bölge köylülerinin yaylalara gidişi dönemin korucusu olan Türk faşistler tarafından engellenmek istenir. Amaç Kürt köylülerin topraklarına el koymaktır. Ali Göksungur’da buna direnen isimlerden ve bölge halkını da bu anlamda öncülük eden isimlerden. Ali Göksungur, işte böylesi bir mücadele içerisinde faşistler tarafından katledilir. Halen mezarı mücadelesini verdiği Engizek dağlarındadır. 1953 doğumlu İsmail Rêheval babasını kaybettiğinde daha çok küçüktür. Artık ailenin sorumluluğu, babasının köklerine bağlılığı, yurtseverliği ona miras kalmıştır. 

 

Güneybatı Kürdistan’ın ilk ‘Apocu’su

Küçük yaşta, yaşamın her zorluğuyla boğuşan İsmail rêheval, 1976-77 yılları arasında Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan, Haki Karer ve Kemal Pir’le yolları kesişir. Kürdistan Devrimcileri’nin PKK’ye uzandığı dönemde Güneybatı Kürdistan’ın ilk Apocuları arasındadır artık İsmail rêheval. Maraş Katliamı’na tanıklık eden ve mücadele içindeki kimliği nedeniyle aranır hale gelen İsmail rêheval, bir süre illegal yaşamın ardından 1979 yılında Avrupa’da artık sürgündedir. 

Avrupa’da 37 yıllık sürgün yaşamına adım attığında Paris’te onun inandığı değerler sistemini tanıyan belki bir ya da birkaç kişi vardır. Gelir gelmez dil öğrenen, ardından küçük bir terzihane açan İsmail rêheval, aslında bir işyeri değil aynı zamanda Avrupa’da Kürtlerin ilk derneğinin temelini Strasbourg Saint Denis bölgesinde atmıştır. 

Terzihane, bir süre sonra, sürgüne çıkmış Kürtlerin buluşma noktası, daha sonra yemekhanesi, devamında dergilerini aldığı mekan olunca İsmail rêheval kapısına Kürt Derneği tabelasını asar. 1980 darbesi karşıtı ilk gösteri bu küçük atölyede örgütlenir. O yıllarda darbe gereği vatandaşlıktan atılanlar arasına onun da adı yazılır. 

 

Terzihaneden derneğe uzana yol

İsmail rêhevalin açtığı bu yol resmi anlamda ilk Kürt derneğinin kuruluş sürecini getirmiştir. Belki sayıları o gün, 40 ya da 50 olan Apocular, rêhevalin dokunuşuyla ilk eylemini, 1982 yılında ilk derneğini, ilk kampanyasını yürütürken daha sonra Avrupa’nın birçok noktasında yüzbinlerle alanlarda, yürüyüşlerde, işgallerde, açlık grevlerin ve kurumsal yapılarda yerini alır. Bu anlamda, Kürt halkının eylem, örgütlenme, kurumsallaşma süreçlerinin her yerinde ve hep en önde yürüyenlerdendi.  

Cennetpınar’dan Paris’e uzanan İsmail rêhevalin mücadelesi bu kez, 1992 yılında Avrupa’da Kürdistan Ulusal Meclisi’ne (KUM) seçilerek 15 Kürt milletvekilinin içinde yer alarak yeni bir boyut kazanır. KUM milletvekili olarak, Kürdistan’da, özlemini duyduğu dağlarda, önderliğinin yanındadır. Geri dönmeyi aklından geçirmeyen İsmail rêheval, aynı dönem üç kuzenini şehit verir. Özgürlük Hareketi, o dönem beyninde oluşan tümör ve ailenin şehitleri nedeniyle onu tekrar tedavisi için Avrupa’ya gönderir. Bu dönem de beyin ameliyatı geçir ve sağlığına kavuştuğu an yine halkının bir emektarı olarak mücadele alanlarına döner. 

 

Birçok kurumda görev aldı

2015 yılında yakalandığı kanser hastalığı dönemine kadar Fransa’da, Ahmet Kaya Kürt Kültür Merkezi başkanlığı, FEYKA yönetiminde dış ilişkiler sorumluluğu, ayrıca bir dönem Kürdistan Ulusal Kongresi (KNK) üyeliği de yaptı. Onu bir dönem bir kurumun başkanlığında, diğer dönem Kürt halkının ihtiyaçları doğrultusunda başka bir kurumun emektarı olarak görmek mümkündü. 

Onun için bu dönemde bir diğer önemli adımı daha vardı.  Kürtçe konuşmak vazgeçilmez bir ilkesiydi. Kürtçesini geliştirmek için İNALCO Üniversitesi Kurdoloji bölümünde bir yıl boyunca Kürtçe ders aldı. Bu aşamadan sonra Paris’te Kürtçe kurslar için kolları sıvadı. Öğrenci bulma, belediyelerde bu anlamda Kurs başlatmak için büyük bir emek verdi. 

 

Kürtleri her alanda temsil!

Diplomasi, onun için Avrupa’da yaşayan Kürtlerin üzerinde durması gereken en önemli çalışma ayaklarından biri olmalıydı. Bu temelde, Sosyalist Parti içerisinde oturduğu Sarcelles bölgesinde çalışma yürüttü. 2014 yılı seçimlerinde kendi bölgesinde halkını temsilen Belediye Encümenliğine aday oldu. Birçok kurum ve siyasi oluşumla diplomatik faaliyetler yürüttü. Türkiyeli devrimci kurumları bir araya getirmek, onlarla ortak çalışmalar yürütmek gerektiğine inanan İsmail rêheval bu anlamda da çalışmalar yürüttü. HDK ve HDP çalışmasının ilk isimleri arasında yine o vardı. 1994 yılında kurulan Kürdistan Aleviler Birliği’nin çağrısıyla, 1996 yılında Paris’te aynı isimle kurulan Fransa’daki ilk Kürdistani Alevi derneği olan Kürdistan Aleviler Birliği Derneği’nin kuruluşuna da öncülük yapmıştı. Onun için Alevilik bir felsefe, bir yaşam biçimiydi. Bu anlamda Paris’te son yıllarda kurulan FEDA’ya bağlı Pir Sultan Alevi Dergahı’nın inşaatından, yönetimine her çalışmasında emek verdi. 

İsmail rêheval, mücadele yaşamında hep ilklerin mütevazi insanı oldu. Bir derviş gibi, sistemle, parayla hesabını çoktan kesmiş, elinden kitabını, gazetesini ve onun mücadele de kılavuzu olan ‘Serxwebûn’ hiç eksik etmezdi. „Bir devrimci, bir Apocu okumuyorsa, tıpkı yemediğimiz ve içmediğimiz zaman hayatı sürdüremeyeceğimiz gibi, mücadelede tekler“ diyerek gençlere okumanın, kendi anadilini öğrenmenin önemini mütevazi dille her fırsatta anlatan İsmail rêhevalin hastane odasında yaşamını yitirdiği son ana kadar başucunda kitapları eksik olmadı. 

 

İlklerini miras bırakarak gitti

 

Paris’in bir hastane odasında başucunda Kürt Halk Önderi Abdullah Öcalan’ın „Demokratik Konfederalizm“ adlı kitabını geride bırakıp aramızdan ayrıldığı son ana kadar yaşama inancını yitirmedi. 

İyileştiğinde hangi projeleri gerçekleştireceğini anlatıyordu; „Paris’te ve Avrupa’da Kürtlere karşı uygulanan ihlaller nedeniyle bir Kürt İnsan Hakları Derneği kurmak gerek. Bunu hayata geçirmek istiyorum.“ 

Bu fikrini kendini ziyaret edenlere aktarıyordu. Diğer yandan ülke özlemi, 37 yıldır gidemediği topraklara dönmenin umudu hep yanı başındaydı. Amed Newrozu’na gitmek, köyüne dönüp ekolojik bir hayat sürdürmek, o topraklarla kurduğu köklü bağı her fırsatta dillendiren İsmail rêhevalin dileği gerçekleşmeden aramızdan ayrıldı. Sürgünde yaşamak zordu, sürgünde ölmek daha da zordu. Mütevazi yaşamı, ilkelerin, ilklerin rêhevali şimdi özlemini duyduğu topraklara... Geride ailesine ve yoldaşlarına ilkelerini, mücadeleye inancını, Kürdistan hayalini miras bırakarak gitti. 

 
 
SELMA AKKAYA / PARİS
Bu haber 646 kere okundu
  • Bu haberi paylaşın:
UYARI: Konuyla ilgisi bulunmayan, hakaret içeren cümleler veya imalar, inançlara saldırı, şiddete teşvik ve tamamı büyük harfle yazılan yorumlar onaylanmamaktadır.
Kategorisindeki Diğer Haberler
Boksör İsmail Özen, Almanya’da spor, medya ve iş dünyasında tanınan bir isi..