HDP, belediyelere atanan kayyımlar başta olmak üzere “Yargı Paketi, Demokrasi İttifakı ve Demokratik Anayasa” kapsamında başlattığı görüşmelere devam ediyor.
HDP Eş Genel Başkanı Sezai Temelli başkanlığındaki heyet Demokratik Alevi Derneği’ni (DAD) ziyaret etti.
HDP heyetini DAD Eş Başkanı Musa Kulu ile dernek yöneticileri karşıladı. Kulu, ziyaretten ötürü memnuniyetlerini dile getirerek, “Anayasa çabası olan her siyasi yapı bizim için değerlidir” dedi.
“DARBE ANAYASALARINDAN KURTULMALIYIZ”
Musa Kulu ayrıca, “Sonsuza kadar süren bir baskı rejiminin hayat bulamayacağı kesindir” diyerek şunları ekledi:
“Tam da insanların bir çıkış aradığı dönemde, halkların bir arada, kardeşçe yaşadığı, herkesin kendi inancı ve kimliği ile eşit yurttaşlık temelinde ve yeni bir anayasa ile nefes alabileceği dönemi yaşıyoruz. O sebeple ziyaretinizi anlamlı buluyoruz. Ülkenin aydınları, sivil toplum örgütleri, demokratları bu ülkenin kaderi ile ilgili bir şey söyleyecekler ise o gün bugündür. 72 millete aynı nazardan bakan bir inancın sahibiyiz. Bizim toplumsal yasamız ‘Rızalık Yasası’dır. Bu ülkede halkların kardeşçe yaşayabileceği bir gelecek istiyorsak eğer mutlaka darbe anayasalarından ve tekçi zihniyetten kurtulmalıyız.”
“KAYYIMLAR YÖNETEMEME ANLAYIŞININ TEZAHÜRÜDÜR”
HDP Eş Genel Başkanı Sezai Temelli ise “Demokrasi zemininde ortaklaşmayı amaçlayan bir program yürütüyoruz” diyerek şunları söyledi:
“Demokrasi ittifakı diyerek yola çıktık. Bütün yapılara bütün kurum kuruluşlara çağrıda bulunuyoruz. Bu Türkiye’nin sorunlarına acil üretim sağlayabilecek bir demokrasi zemini var etme meselesidir. Anayasa da bu çalışmaların en büyük odağını oluşturmaktadır. Çünkü birçok toplumsal kesim kendisini anayasada bulamamaktadır. Aslında Türkiye 12 Eylül’den bugüne dek aynı ızdırabı yaşamaktadır. Bu mirasa sahip çıkanlar bugün tekçi anlayışlarını Türkiye’ye dayatmaya devam ediyorlar. İşte buna karşı tüm toplumsal kesimler yan yana gelerek çoğulcu demokratik bir ülke için bir anayasa sürecinde buluşmaları gerekiyor. Bir anayasa strateji dosyamız var. Bu metnimiz üzerinde herkesi düşünmeye ve inisiyatif almaya, katkı sunmaya davet ediyoruz. Tüm bunlarla birlikte çok ciddi anlamda büyük mağduriyetlerin açığa çıktığı bir iklimi yaşamaktayız. Kaldı ki iktidar bu konuda yargı reformunu önümüze getirdi ve sonra adeta bunu unutmaya çalışmaktadır.
Bir tür siyasi, sivil darbe ile karşı karşıya kaldık. Kayyumların atanması bu ülkede yönetememe tekçi zihniyetin tezahüründen başka bir şey değildir. Yerel demokrasiye katlanamaz hale gelmişlerdir. Kürt halkının iradesini yok saymaya devam ediyorlar. Siyaset dışı her türlü yönteme başvurmaya devam ediyorlar. Kürt düşmanlığını derinleştirmeye kararlı görünüyorlar. Türkler Kürtsüz, Kürtler ise Türksüz olamaz. Kürtlerle barışmadan bu ülkeye huzur demokrasi gelmez.
“HALEN İHA, SİHA ALMA PEŞİNDELER”
Savaş politikaları ve düşmanlık söylemleri ile siyasetin var edilemeyeceğini biliyoruz. Aslında iktidar bugün siyasetsiz kalmıştır. O yüzden de halklara zülüm ve şiddetten başka bir şey veremez hale gelmiştir. Toplumun tüm kaynaklarını savaşa aktaran bu iktidar hala oradan buradan uçak alma, İHA-SİHA üretme peşindedir. Bu kayyım aklından ülkeyi bir an önce kurtarmak zorundayız. Kayyım demek tüm bu söylediklerimizin, yolsuzluğun teşhiridir.”
“MUHARREM YASI VİCDANLARA ÇAĞRIDIR”
Özellikle Alevi toplumunun talepleri demokrasi mücadelesinde buluşmaktan geçiyor. Eşit yurttaşlık temelinde bir anayasa bu açıdan çok önemli bir başlığı ifade etmektedir. Ülkede yaşayan Aleviler, ortaya koymuş oldukları fikirleri ile Türkiye toplumunu bir arada tutan anlayıştır. O yüzden de Alevi toplumunun talepleri aslında hepimiz için çok önemli bir çağrıyı ifade etmektedir.
Cumartesi günü Muharrem yası başlıyor. Muharrem yası tüm vicdanlara her sene yeniden büyük bir çağrıdır. Bu Muharrem yasında da çağrımızı yenileyeceğimize inanıyorum. Bu vicdan çağrısı ayrıca bir adalet çağrısıdır. Barış içinde yaşama davettir.”
Ziyaret sonrasında DAD Eş Başkanı Musa Kulu, hazırladıkları “Yasa, Yaşam ve Anayasa üzerine” adlı çalışma metnini Sezai Temelli’ye sundu.