Dersim Barosu, Türkiye’de son dönemlerde artan linç girişimlerine ilişkin yazılı açıklama yayınlandı.
Açıklamada, ülkenin son dönemlerde linç ve adaletsizlik kültürü ile karşı karşıya olduğu belirtilerek, “Politik bir argüman olarak kullanılan ayrıştırıcı, kutuplaştırıcı nefret söylemi; maalesef olağan bir siyasal tercihe ve söyleme dönüşmüş durumda. Politik aktörlerin, kanaat önderlerinin kurduğu dil, kullandığı cümleler ve kavramların toplumdaki karşılığı doğrudan şiddet eylemlerine dönüşmektedir. Politik çıkarlar uğruna söylenen her kelime ve cümle, toplumun farklı kesimlerini birbirinden daha uzaklaştırmakta, hatta düşmanlaştırmaktadır. Özelikle seçim döneminde siyasetçilerin nefret suçuna varan söylemleri, toplumun farklı politik, etnik ve inançsal kesimlerini birbirine karşı bilemekte, düşmanca tavır almalarına sebep olmaktadır” denildi.
“SALDIRILAR ZİRVEYE ULAŞTI”
Dersim Barosu, Gebze Cezaevi önünde çocukları açlık grevinde olan annelere karşı, Diyarbakır’da ve Mardin’in Kızıltepe ilçesinde barışçıl bir protesto eylemi yapmak isteyen insanlara karşı güvenlik güçlerinin takındığı hukuk dışı ve insanlık onuru ile bağdaşmayan tavrının, bugün ana muhalefet partisi genel başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na yönelik fiziksel saldırı ile zirveye ulaştığını kaydetti.
BİRARADA YAŞAMA
Açıklamada, Kılıçdaroğlu’na yönelik gerçekleştirilen saldırının, Türkiye halklarının bir arada yaşama fikrine karşı bir saldırı olduğu belirtilerek, bu saldırının yüzleşilmeyen Maraş, Çorum ve Sivas olaylarını hatırlattığı ifade edildi.