Her yıl yaz aylarında olduğunu gibi bu yılda Dersim ormanları içindeki canlılarla birlikte yakılıyor. Dersim Kızılbaş inancının kutsal mekanları, mezarları, tarihi yakılarak dünyanın gözü önünde yok ediliyor. Burada sadece insanlığa karşı değil, doğa ve bütün canlılara karşı açık bir suç işleniyor.
Haftalardır devam eden orman yangınlarının söndürülmesine AKP hükümetinin emriyle silahlı asker ve polis zor kullanarak izin vermiyor.
Kente yaşayan insanlar üzerinde büyük bir baskı uygulanıyor. Kent asker ve polis tarafından ağır silahlarla kuşatmaya alınmıştır. Adeta 1938 yeniden yaşatılmak isteniyor. Dağlar bombalanıyor, kan akıyor ve insanlar ölüyor.
HDP heyeti olarak 28 Ağustos 2018 tarihinde 11 milletvekiliyle geldiğimiz kente yangın bölgelerine gidişimiz keyfi olarak engelleniyor. Halkın orman yangınlarını söndürmesine izin verilmiyor.
Bunun sebebi burada yaşanan vahşetin bilinmesini, görünmesi istemiyorlar. Doğanın içindeki canlılarla birlikte yok olmasını istiyorlar.
1938’de olduğu gibi dünya yeniden burada yaşanan vahşete sessiz kalıyor. BM, Avrupa Birliği, Avrupa Konseyi, UNICEF, Doğayı ve Çevreyi Koruyan Sivil Toplum Örgütleri ne yazık ki suskundur.
Bu çağrıyı Dersim’in imdadına bir ses verilsin ve tarihe not düşülsün diye yapıyorum.
Dersim’im milletvekili olarak Türkiye metropolleri, Avrupa ve dünyada yaşayan bütün Dersimlilere ve insanlığa acil eyleme geçmeleri için çağrıda bulunuyorum; Dersim özgürlük, demokrasi, kadın-erkek eşitliğinin ve doğaya saygının sembolüdür. Dersim’deki kutsal mekanlara, ormanlara, suya, doğaya, canlıya, kurda-kuşa, mezarlarımıza sahip çıkalım. Dersim dardadır, sesini dünyaya duyurmak sizin elinizde. Biz burada sizde bulunduğunuz yerde ayağa kalkın. Birlikte olursak, ortak ses verirsek kentimizi, mezarlarımızı, canlılarımızı ve ziyaretlerimizi kurtarırız.
ALİCAN ÖNLÜ
DERSİM MİLLETVEKİLİ