Suriye ordusuna ait askerlerin Afrin’e konuşlanacağı kaç gündür konuşuluyor. Haberi önce Suriye’ye yakın Al Mayaaden televizyonu verdi. Geçtiğimiz hafta Al Mayaaden’de yayınlanan haberde Afrin yönetimi ve Demokratik Suriye Güçleri’nden bir heyetin Şam’da görüşmeler yaptığı ve Suriye ordusunun Afrin’e yerleşmesine ilişkin konunun taraflarca müzakere edildiğini yazdı. Rojava’daki Kürt kaynaklar bu haberi yalanlamadı, görüşmelerin sürdüğünü ‘isimsiz yetkililere’ dayandırarak haber eden Kürt kaynaklar da oldu.
Al Mayadeen’i Suriye’nin resmi haber ajansı Sana takip etti. Sana da, ayrıntı vermeden görüşmelere vurgu yaparak Suriye ordu güçlerinin Afrin’e yerleşeceğini yazdı. Daha doğrusu, Suriye’nin egemenliğinin Afrin’de de tesis edileceğini ve böylece Türkiye saldırısının önleneceğini propagandatif bir dille duyurdu.
Bu gelişmeleri birçok farklı kaynak farklı tonlarda haberleştirdiler. Bir kısmı bilgiden yoksun, spekülatif, bir kısmı sanki her şey olmuş bitmiş gibi yazılan haberlerin neredeyse tamamı aslında yaşananları tam ifade etmiyordu.
Konunun geniş biçimde gündeme gelmesi, Reuters’in “üst düzey YPG’li” kaynağa dayandırarak verdiği haberden sonra oldu. YPG’nin, DSG’nin veya Afrin yönetiminin bir açıklaması yoktu ancak üst düzey YPG’li Reuters’a, Suriye ordu birliklerinin birkaç gün içerisinde Afrin'e girip sınır hattı boyunca konuşlanacağını açıklamıştı.
Kaynağı ne kadar üst düzey bilemem ama Reuters’in yaptığı haberde yanlış olan bir şey yok. Belki yanlış olan kesinlik ifade eden sözcükler. Suriye ordu birliklerinin Afrin’e geçerek sınır bölgelerine konuşlanması, hava savunma sistemlerini Afrin’de kurması konuşuluyor, ancak engeller aşılmış, değil. Engeller aşılırsa, Suriye ordu birliklerinin Afrin’e konuşlanması birkaç gün değil birkaç saat içinde olur.
Bölgeden konuyu yakından takip eden kaynaklarla konuştuğumuzda, görüşmeler yapıldığını, varılacak mutabakatın ortak açıklama ile duyurulacağı söyleniyordu. Aslında pürüzlerden biri de ortak açıklama meselesiymiş. Kaynaklar, Suriye yönetiminin bir ortak açıklamaya yanaşmadığı bilgisini veriyorlardı. Deyim yerinde ise Suriye ordusu, Afrin yönetiminin çağrısına binaen değil, Afrin’i kendi egemenliğindeki bir alan gibi değerlendirerek bölgeye konuşlanmak amacındaymış. İlk bilgiler, Suriye’nin Afrin’i tamamen denetime alma amacından vazgeçmediği yönündeydi. Rusya’nın eğiliminin de bu yönde olduğu belirtiliyordu.
Gelinen durumda da henüz resmi bir açıklama yok. Taraflar net bir şey demiyor. Bu ketumluk müzakerenin sonuçlanmadığı, tüm konularda uzlaşılmadığı ya da ciddi pürüzler olduğu biçiminde de okunabilir. Hal böyleyken bu kez Suriye devlet televizyonu İhbariye, Suriye ordusunun birkaç saat içerisinde Afrin'e gireceğini duyurdu. Televizyon haberini resmi bir açıklamaya binaen değil, Afrin bölgesindeki muhabirine dayandırarak veriyordu.
Suriye devlet televizyonunun haberi verdiği anlardan itibaren Suriye yanlısı Al Mayaaden televizyonu Afrin kentinin girişinden canlı yayına geçti. Canlı yayınını uzun süre kesmedi. Zaman zaman farklı noktalardan Afrin’e geçeceği belirtilen askerleri taşıyan konvoydan görüntüler de yayınladı. Görünen o ki bu geçiş gerçekleşmediği için Al Mayaaden’in canlı yayınla askerlerin Afrin’e geçişini gösterme ‘heyecanı’ çok uzun sürmedi.
Bir geçiş hazırlığı olduğu doğru. Askerlerin, Suriye rejiminin deneteminde olan topraklarda, Afrin’e çok yakın bir mesafede bekletildiği doğru. Geçişi istemeyenin Suriye yönetimi ile Rojava yönetimi, YPG ve DSG güçleri olmadığı da doğru. Ancak geçiş gerçekleşmiyor, çünkü bu uzlaşıya karşı çıkanlar var. Karşı çıkanların başında da Rusya geliyor. Bölgeden gelen haberler Rusya’nın bu geçişe onay vermediği, Suriye yönetimini engellediği yönünde. Al Mayaaden televizyonunun yorumcuları ABD’nin de Suriye askerlerinin Afrin’e geçmesini istemediğini ve engellemek için çaba gösterdiği, değerlendirmesinde bulunuyor..
Bekleyiş sürüyor. Bölgedeki güvenilir kaynaklar Suriye ile varılan mutabakata ilişkin ipuçları da veriyor. Bazılarının iddia ettiği gibi bir silah teslimi ya da Demokratik Özerk Yönetim'in kazanımlarından vazgeçme söz konusu değil. Suriye’den istenen ise hava savunma sisteminin Afrin’de etkin hale getirilmesi. Suriye yönetiminin Afrin’e hava savunma sisteminin kurulması yönünde hazırlıklara başladığı ve bekletilen konvoydaki askerlerin de bunlar olduğu belirtiliyor.
Başka hesaplar da var tabi. Gelen bilgilere bakılırsa Rusya, Afrin’e bir geçiş sağlansa bile Suriye ile Türkiye’nin karşı karşıya gelmemesi için çabalarını artırmış durumda. Suriye yönetiminin Afrin kent merkezini korumasını, Türkiye’nin Afrin kent merkezine girmesine dönük önleyici tedbirler almasını ancak kırsal alanlara müdahale etmeyerek deyim yerindeyse Türkiye’nin, Şehba’da olduğu gibi “güvenli bölge” olarak tanımladığı alanlarda bulunmaya devam etmesini istiyor.
ABD açısından durum belli. Suriye yönetiminin bölgede güçlenmesini istemiyor. Ancak Fırat’ın batısında Mınbiç dışında DSG’ye açıktan destek de vermiyor. Bu alanda vereceği desteğin Türkiye’den önce Rusya ile karşı karşıya gelmesine neden olacağının farkında.
İşin özü, Afrin yönetiminin açık çağrısı var. Saldırganlığa karşı Suriye yönetiminin kamuya açıkladığı sözleri yerine getirmesini istiyor. Suriye yönetimi, bunu yapmak niyetinde. Ancak Suriye yönetiminin aşamadığı bir Rusya var ortada. Rusya, bu uzlaşı sağlansa bile kendi istediği temelde sağlanmasını, deyim yerinde ise yaşanacakların Suriye ve Türkiye yönetimlerini yakınlaştıracak bir minvalde ilerlemesini istiyor.
Hesaplar böyle de bakalım ne kadar tutar...
artigercek