HABER MERKEZİ- TSK'nın Afrin Harekatı'na ‘Savaş bir halk sağlığı sorunudur’ başlıklı barış bildirisiyle karşı çıkan Türk Tabipler Birliği (TTB) Merkez Konseyi üyesi doktorların evlerine sabah 06:30 sıralarında polis tarafından baskın yapıldı.
Polisin evlerde yaptığı aramanın ardından TTB Başkanı Prof. Dr. Raşit Tükel'in de aralarında olduğu 8 TTB Merkez Konseyi üyesi gözaltına alındı.
Polis evlere yapılan baskının ardından TTB Genel Merkezi’ne de baskın düzenledi. Baskınlarda savcılık kararıyla ‘Terör örgütü propagandası yapmak ve halkı kin ve düşmanlığa sevk etmek’ iddiasıyla binada arama yaptığını belirten polis, TTB Genel Merkezi önünde gözaltıları protesto eden gruba müdahale etti.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından Türk Tabipleri Birliği (TTB) yetkilileri hakkında yürütülen soruşturma kapsamında, 11 yönetici hakkında gözaltı kararı verildiği bildirildi. Ankara merkezli 8 ilde gözaltı, arama ve el koyma işlemleri sürüyor.
TÜKEL VE GÖREN'İN ODALARINDA ARAMA
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nın talimatıyla harekete geçen İstanbul Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü ekiplerince gözaltına alınan Raşit Tükel ve Mustafa Taner Gören Gören, hastanede doktor kontrolünden geçirildi.
İstanbul Emniyet Müdürlüğü'nün Vatan yerleşkesine getirilen Tükel ile Gören'in, soruşturmanın sürdüğü Ankara'ya gönderileceği öğrenildi. Bu arada, Tükel ile Gören'in İstanbul Üniversitesi'ndeki odalarında arama yapıldığı bildirildi.
TTB Merkez Konseyi üyesi Bülent Nazım Yılmaz da, Eskişehir'deki ikametinde gözaltına alındı. Yılmaz'ın, soruşturmanın sürdüğü Ankara'ya gönderileceği öğrenildi.
SOSYAL MEDYADAN HEKİMLERE DESTEK
TTB yönericilerinin gözaltına alınmasını İstanbul Tabib Odası yayınladığı bir bildiriyle kınadı. Günlerdir TTB’ne yönelik saldırı, itibarsızlaştırma ve sindirme kampanyasının bu gün yargı ayağının devreye girdiğinin belirtildiği açıklamada, "barışı ve demokrasiyi savunmaya devam edeceğiz" denildi.
GÖZALTINA ALINAN İSİMLER:
Evlerinde yapılan baskınla gözaltına alınan ve gözaltı listesinde olan TTB Merkez Konseyi Üyesi doktorların isimleri şöyle:
*TTB Başkanı Prof. Dr. Raşit Tükel,
* Sezai Berber
* Sinan Adıyaman
* Selma Güngör
* Şeyhmus Gökalp
* Hande Arpat
* Ayfer Horasan
* Taner Gören
* Funda Obuz
* Yaşar Ulutaş
* Nazım Yılmaz
SAĞLIK BAKANI'NDAN AÇIKLAMA
Sağlık Bakanı Ahmet Demircan'dan, Türk Tabipleri Birliğine yönelik soruşturma ve gözaltılarla ilgili açıklama geldi:
"Böyle bir zamanda böyle bir açıklamayı yapmanın elbette ki hukuki sorumluluğu da vardır. Türkiye bir hukuk devletidir. Bu açıklamadan sonra hukuk harekete geçmiştir. Kendileri hakkında yasal işlem yapılmaktadır. Buradan ötesi hukukun işidir...
Tabipler Birliği, Türk tabiplerini temsil eder noktada değildir. Böyle bir açıklamayı yapmaya hakkı yoktur. Büyük yanlış yapmıştır. Gereken de hukuk nezdinde yerine getirilecektir."
TTB'DEN 7 MADDELİK YANIT
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın hedef göstermesinin ardından yaşanan gelişmeler üzerine TTB yönetimi 7 maddelik bir açıklamayla yanıt vermişti.
1. Türk Tabipleri Birliği (TTB) Merkez Konseyi 24 Ocak 2017 Çarşamba günü kamuoyuna bir açıklama yapmıştır.
2. Açıklamayı izleyen iki gün içerisinde tarafımıza farklı tepkiler ulaşmıştır. Açıklamamızı olumlayan ve destekleyen bir çok geri bildirimin yanında, metinde yer almayan ifadeler eklenerek hedef gösteren ve adeta bir lince davetiye çıkaran söylemler ve tehditler de söz konusudur.
3. TTB Merkez Konseyi gerek hekimlerin gerekse de vatandaşlarımızın tepkilerini dikkatle dinlemektedir.
4. Öncelikle tekrarlanması gereken TTB Merkez Konseyi’nin açıklaması halen sınır ötesinde bulunan çocuklarımızı, onların ana, baba ve yakınlarını da gözeterek, büyük bir özenle, hiçbir insana hürmetsizlik etmeyen bir uslupla kaleme alınmıştır. Orada görevli bulunan insanlar tepki gösterenler kadar bizim de canımızdır. TTB Merkez Konseyi bu anlamda kendisi hakkında yapılan çarpıtmaları reddetmektedir.
5. TTB Merkez Konseyi bu süreçte bir hekim birliği tutumu ve sorumluluğuyla görüşlerini ifade etmiştir. Savaş, çatışma, terör operasyonu ve benzeri durumlarla ilgili hekimlik değerleri ve yıllar boyunca geliştirilen tutum bildirgeleri hiçbir farklı yoruma yer bırakmayacak kadar açıktır. TTB Merkez Konseyi’nin 24 Ocak tarihli açıklaması bütünüyle bu birikime sadık kalarak yapılmıştır.
6. Yukarıdaki gerçeklere rağmen tepkilerin kimi provokatif saldırılara da meydan verecek çağrılara, hedef göstermelere dönüştüğünü üzülerek duyuyor, görüyor, yaşıyoruz. Son olarak devletin en yetkili makamlarının açıkladıkları görüşler kimileri için TTB Merkez Konseyi’nin hedef olarak algılanması tehlikesini de içermektedir.
7. TTB Merkez Konseyi bu bilgiler ışığında kamu otoritesine herkesin can güvenliğini güvence altına alacağı ve hiç kimseyi dışlamadan görüşlerini ifade edebileceği bir ortamı tesis etme görevini yerine getirme sorumluluğunu hatırlatır, bu vesileyle özgür, demokratik ve barış içerisinde bir Türkiye ve dünya özlemimizi bir kez daha paylaşırız.