Eylemde 1995'te gözaltına alındıktan sonra kaybedilen Abdurrahim Demir’in bugün yaşamını yitiren ağabeyi Cumartesi İnsanlarından Mehmet Demir'in de fotoğrafı taşındı.
Bu haftaki eylemde gözaltında kaybedilen 17 yaşındaki Mehmet Şirin Maltu’nun akıbeti soruldu.
MEHMET DEMİR ANILDI
Eylemde ilk olarak konuşan, gözaltında kaybedilen Murat Yıldız'ın annesi Hanife Yıldız, Mehmet Demir'in yaşamını yitirmesinden duyduğu üzüntüyü şöyle anlattı: “Ne yazık ki bu acıyı ancak insan olan anlar. Bu meydandakiler teker teker ölüyoruz. Bizler burada birer birer kaybolunca nerenize kına yakacaksınız? Çözüm insanlıkta ve kardeşlikte. Bizim düşmanımız belli. Ülkeyi yönetenler, zulüm yapanlardır. İşkence yok diyorlar. Bundan iyi işkence nasıl olabilir? Bir anneye, abiye bundan daha iyi işkence mi olur? Bizi daha ne kadar öldüreceksiniz? Aranızdan ayrılabiliriz bir gün ama insanlık burayı unutmayacak. Mehmet, annesini ziyarete gittiğinde annesi ona, ‘Kardeşini bulmadın mı? Bir haber getirmediysen niye geldin ki?’ demiş. İnsan olan buna dayanamaz."
Mehmet Şirin Maltu’nun ablası Perihan Maltu da, “Biz ölülerimize mi sağlarımıza mı dua edeceğiz artık bilmiyoruz. Teker teker bu hasretle öleceğiz. Kemiklerimizi ve mezarlarımızı istiyoruz. Bizler bu meydanda olmazsak da çocuklarımız ve torunlarımız olacak” diye konuştu.
Gözaltında kaybedilen Hasan Ocak’ın ablası Maside Ocak ise, Mehmet Demir’in ölüm haberini aldığında Galatasaray Meydanı’nda 22 yıllık mücadelelerini hatırladığını söyleyerek, "Mehmet ağabeyin kardeşi için adalet aramaya devam edeceğiz” dedi.
Bu haftaki basın açıklamasını gözaltında kaybedilen Hayrettin Eren’in ablası İkbal Eren yaptı.
Eren, "Mehmet ağabeyimiz 'Kardeşimi bulamadım, annemin yüzüne bakamıyorum' diyordu. Annesi Kesriye Demir'in ardından Mehmet ağabeyimizi de kaybettik. Mehmet ağabey; sessiz, sakin ama en zor zamanlarda en direngenimizdi. Galatasaray’ı kaybetmemek için gösterdiğimiz direnişte onun önemli bir payı var. Güle güle Mehmet ağabeyimiz. Gözün arkada kalmasın kardeşin Abdurrahim’in akıbeti artık bize emanet” dedi.
MEHMET ŞİRİN MALTU'NUN HİKÂYESİ
Batman’ın Kozluk ilçesine bağlı 15 hanelik Zediya mezrasında yaşayan ve 31 Ocak 1995 gecesinde evlerine baskın yapılan Maltu Ailesi'nden 17 yaşındaki Mehmet Şirin Maltu’nun da gözaltına alındığını söyleyen Eren, “Kimlik kontrolü yapan askerler Mehmet Şirin Maltu’yu dışarı çıkardılar. Sabah 04.00’e kadar köydeki bütün evlerden, açık alanda işkence gören Mehmet Şirin Maltu’nun çığlıkları duyuldu. Ardından, Şirin'i alıp götürdüler. Ertesi gün saat 12.00 civarı dört araç eşliğinde Şirin’i elleri, ayakları bağlı ve kafasına çuval geçirilmiş halde köye geri getirdiler. Açık alanda askerler tarafından saatlerce darp edildi. Ailesi ve köylüler; askerlerin ondan kendilerine yer göstermelerini istediğini ama onun sürekli 'Bilmiyorum!' dediğini duydu. Askerler işkence sonucu ayakta duramaz hale gelen Mehmet Şirin Maltu’yu taşıyarak araca bindirip götürdüler. Aile baskına katılan Bekirhan ve Kozluk Jandarma Karakolu’na başvurdu ama onlara çocuklarının gözaltında olmadığı söylendi” dedi.
Aynı tarihlerde Batman Komando Taburu’nda gözaltında tutulan bir kişi serbest bırakılınca Maltu ailesine Mehmet Şirin’i taburda gördüğünü ve 6 gün boyunca beraber gözaltında tutuldukları bilgisini verdiğini ifade eden Eren, olaya tanık olanların ağır baskı ortamından kaynaklı şahitlik yapamadıklarını belirtti.
Başvuruları sonuçsuz kalan ailenin Maltu’dan bir daha haber alamadığını ve 23 yıldır anne Sabriye Maltu’nun ‘Oğluma ne olduğunu bilmek istiyorum. Başında dua edeceğim bir mezarım olsun istiyorum. Onu kaybedenlerin bize yaşattıkları bu zulmün hesabını vermesini istiyorum. Adalet istiyorum. Barış istiyorum. Hiç bir anne evlat acısı yaşamasın istiyorum’ diyen sesi, onun taleplerini yerine getirmekle görevli olanlar tarafından karşılıksız bırakıldı. Hakikat için, adalet için sormaya devam edeceğiz: 17 yaşındaki Mehmet Şirin Maltu’ya ne oldu? Kesriye annemiz için, Mehmet ağabeyimiz için sormaya devam edeceğiz. Abdurrahim Demir’e ne oldu?” diye konuştu.