Efrîn saldırılarını eleştirenlere yönelik gözaltı operasyonları devam ediyor. Operasyonların bir hedefi de gazeteciler oldu. Saldırıyı sosyal medya hesaplarından eleştiren ve ‘savaşa hayır’ mesajı veren birçok gazeteci gözaltına alındı. Özgür Gazetecileri İnisiyatifi (ÖGİ) yazılı bir açıklama yaparak gazetecilerin gözaltına alınmasına tepki gösterdi.
Savaş politikalarıyla birlikte muhalefetin ve gazetecilerin üzerindeki baskıların arttığına dikkat çekilen açıklama şöyle;
“Efrîn’e yönelik alınan askeri operasyon kararı ile AKP Hükümeti’nin kontrol altına almaya giriştiği alan yine medya olmuştur. Başlatılan askeri operasyonun hemen akabinde, Başbakan Binali Yıldırım’ın 21 Ocak tarihinde kimi medya kurumlarının temsilcilerini toplayıp, yürütülen operasyon konusunda resmi politikanın dışına çıkmamaları konusunda sıraladığı “tavsiyeler”, açık bir “talimat” anlamı taşımaktadır.
Hakikatin izinden yürüyüp, kamuoyunu doğru bilgilendirmekle sorumlu gazetecilerin, siyaseten verilen bu talimat doğrultusunda “emir eri” pozisyonuna düşürülmesi kabul edilemez. Ne var ki, yaratılan korku iklimine teslim olup, grupsal çıkarlarını mesleki sorumluğun önünde tutan kimi yayın kuruluşları, izledikleri yayın politikası ve attıkları manşetlerle siyasi iktidarın savaş cephelerine sürdüğü bindirilmiş kıtaların arasına dahil olmuştur.
Yaşamlara son veren, kentlerin yıkımına yol açan bomba ve kurşun sesleri arasında savaşa dair itirazlarını dile getirenlerin ve “çizilen sınırların dışına çıkan” gazetecilerin payına düşen ise, her daim olduğu gibi yine gözaltı ve tutuklama oldu. Girişilen bu yönelim sonucu şu ana kadar Demokratik Modernite Dergisi Editörü Haydar Ergul ve Mezopotamya Ajansı muhabiri Seda Taşkın, gözaltına alınıp tutuklandı.
Gazeteciler Sibel Hürtaş, Hayri Demir, İshak Karakaş ve Nurcan Baysal ise, yürütülen savaş politikalarını eleştirdikleri sosyal medya paylaşımları gerekçe gösterilerek gözaltına alındı.
Öncelikle bilinmelidir ki basın, bir operasyon kolu değildir. Bir savaş aracı hiç değildir.
Medya kurumları ve gazeteciler, insan hak ve özgürlüklerini, demokrasiyi, barışı ve yaşamı savunup, doğruları objektif bir şekilde topluma, kamuoyuna sunmakla mükelleftir. Bunu ortadan kaldırma hevesiyle muhalif medyayı hedef alan her türlü politika, uygulama ve baskı unsurları kabul edilmez.
İzlediği politika ve uygulamalar ile bu anlayış içerisinde olduğu görülen devlet ve hükümet yetkililerinin yaklaşımını kabul etmiyor ve esefle kınıyoruz. Başta sosyal medya paylaşımları gerekçe gösterilerek gözaltına alınan gazeteciler olmak üzere, gazetecilik çalışmaları illegalizeleştirilip tutuklanan tüm gazetecilerin serbest bırakılması ve basın üzerinde baskı politikalarına son verilmesi çağrısında bulunuyoruz.”