Lütfen bekleyin..
Munzur Haber / Direnmek kazanmaktır / Haydar Işık

Direnmek kazanmaktır / Haydar Işık

14 Ocak 2018, 20:05

„Biz Türk oğlu Türküz," diyen Tuncelili vekil, onun Genelbaşkanı; „Dedemin türbesi Akşehir'de," demesi ve Dersim soykırımını anlatan belgelere ulaşan diğeri de; „Ben Kürt değilim," derse, ne dersiniz?

Daha doğmayan günün ne getireceği pek bilinmese bile insanlık tarihine bakınca, ilerlemenin sürekliliği hep görülen realite olarak kalmıştır. Belki  kişi olarak kısa bir zaman dilimindeki hayatımıza bu değişim girmeyebilir. Ama direniş sürdükçe ilerleme de kaçınılmazdır.

Türkiye'de Kürt, Kürdistan, Kürtçe vd kavramlar yasakken, Dersim adı sosyalve politik yaşamdan koparılma zirvesindeyken, biz „DERSİMLİ MEMİK AĞA" romanını yazdık. Bu kitabı okuyan şunu hemen kavrar. Dersim'de halka katliam yapıldı. Suyun kaynağındaki kurdun, suyumu bulandırıyorsun, diye kuzuya saldıran kurt mentalitesiyle Kemalist Türk devleti Dersim'de „TERTELE" dediğimiz soykırımı yaptı.

„Dersimli Memik Ağa"bunun hikayesini anlatır. Almancası „Der Agha aus Dersim" i kaç kişi okudu veya okumak ister bilemem. Faik Bulut, 1990 yılında bu kitabım hakkında, „Dersimin Tarihi" demişti. Dersim'de on binlerce Memikler katledildi. Buna rağmen pek çok Dersimli devleti haklı gördü. Hatta katiline hayran olanlar bile azımsanmayacak kadardır. Ama direniş de sürdü.

Dersimliler daha kış uykusundayken, bahsedilen kitaplarda Türk subaylarının savaş ganimeti olarak Kürt kızlarını besleme götürdüklerini yazdık. Gerek yukardaki romanda gerekse „DERSİM TERTELESİ" Almancası „Die Vernichtung von Dersim" romanında bu besleme kızların kaderini anlattık.

Erdoğan'ın severek şiirlerini okuduğu, çok yücelttiği İslamcı yazar Necip Fazıl Kısakürek'in yazdığı, „Shakespeare'in fantazi gücü bile Dersim'de olanları anlatmaya yetmez." demesi, soykırımın hangi boyutlarda yapıldığını göstermektedir.

Bu soykırımı Zerdüşt güneşi altına çıkarmak, bizim için vicdan ve namus borcuydu. Direndik.

Bazıları Tunceliliğiyle gururlanırken, biz Dersimi Kürdi değerlerimize dönülmesi yönünde çaba içindeydik. Dersim'e yeni bir kimlik vermek istiyordu Türk devleti.

Kemalistler; Türk oğlu Türksünüz, Türkmensiniz, Horasan'dan gelme öz be öz Türk sizsiniz, dediler. Dersim'e öyle bir deli gömleği giydirdiler ki, yetmiş sene bu gömleği çıkaramadılar.

Hala bu kan ve irin kokan gömleği istekle taşıyan Tuncelili olduğu biliniyor.

„Biz Türk oğlu Türküz," diyen Tuncelili vekil, onun Genelbaşkanı; „Dedemin türbesi Akşehir'de," demesi ve Dersim soykırımını anlatan belgelere ulaşan diğeri de; „Ben Kürt değilim," derse, ne dersiniz?

Hani Dersim'de yalancıya söylenen bir söz vardır: „Haq rîye zürekêr şa bikero?" Allah yalancının yüzünü kara etsin mi? Ancak kara ruh ve yüzler bunu söyler. Bunlara direndik.

CHP, Dersim'de soykırımı yaptı ve Dersimlilere Kemalist deli gömleği giydirdi.

Onun için Dersim'in Kemalist Kemalleri vardır. İngiliz Kemalleri vardır. Bunlar ve yukarda anlattığımız Tunceli savunucuları, çarpıtılan soysuz kimliğin sürmesini isterler. Yurtseverler karşı koyduk.

Diğer yandan AKP devleti ise, Dersimliye şirin gelen soyut bir laf etti, hatta literatürde varsa devleti adına özür bile dileyeceğini söyledi, ama özürün içini dolduran somut herhangi bir adım atmadı. Üstelik dağlar her gün bombalandı. Mezarlıklar un ufak edildi. Küçük bir nehir üzerinde onlarca baraj kurma projeleri yapıldı. Halk sürgüne zorlandı. Asimilasyon okulları yetmemiş gibi Dersim'deki uyduruk üniversite ile Kürt kimliğini yok etme çabası sürdü sürüyor. Zaza-Kurmanc ayırımı yaparak halkımız bölünmeye çalışıldı. Direndik.

Üniversite, bir aşiretten gelen şahsa, galiba bıyıklarına bakarak, dedelik kürsüsü verdi.

Bu adamın eğitimi nekadardır? Hangi bilimsel çalışması var, bakmadan zır cahil birine kürsü vermek, Dersim'in Kızılbaş kimliğini yok etmek içindi. Aynen bin korucu „melle"ye Diyanetin yularını takıp Şafii Kürt halkının içine salması benzeridir.

Dersim, Kürt ve Alevi-Kızılbaş kimliğinden boşaltılmak isteniyor.

Maaş alan bu sözde Alevi dedesi, artık Diyanetin bir piyonudur.

Onun üzerinden Dersim'in Alevi kimliği yokedilip Hanefi yapılacaktır.

Etnik kimliğini inkar eden biri, dinsel kimliğini çok rahat inkara kalkar.

Devlet zamana yaydığı süreç içinde Dersim'e Türk ve Hanefi kimliği dayatıyor.

Zaman içinde, yani on veya yirmi yıl sonra dedelerimizin türbesi Akşehir, halifelerimiz Yezid ve Yavuz mu olacak, yoksa Kürt-Kızılbaş kimliğimizi sürdürebilecek miyiz?

Dersim'de işte bu iki çelişki var.

AKP devletinin sömürgeci-ırkçı faşist baskıları ve Kemal Atatürk'ün türkçü ruhu ile, Erdoğan'ın tekçi, dinci, Kürt düşmanı politikası, Kürdistan'ı derin bir karanlığa boğduğu açıkça görülmektedir.

Erdoğan her gün heyyt çekip Afrin'e saldıracağını bağırıyor. Afrin (Efrin) e saldırmaları söz konusudur. Kürtler birlikten uzak, Barzanigiller geleceğini Ankara'ya teslim etmiş, birliğe gelmedikleri gibi, Kuzey ve Rojava Kürtlerini Türkiye hatrı için „terörist" görüyorlar. Oysa geçen haftalarda Fattah ile dünyanın terörist gördüğü Hamas birlik imzaladı. Ama Kürtlerde bu birliği aramak daha zaman alacak.

Varlığımıza zulmeden bu Türk devlet şiddetine direnmek her Kürdün görevi olmalıdır. Bireyci ve egoist tavır sürdürmek, birlikten uzak durmak devletin işini kolaylaştırır..

Kürtler tüm olumsuz ortama rağmen, Kemalist Türk-İslam ırkçılarına meydanı bırakmamalıdır. Dersim, Afrin'dir, Kobane ve Şengal'dir. Dersim'i anlamak tüm Kürt soykırımlarını anlamak demektir. İşte burada Dersim'in aydın kesimi kendisini sorgulamalıdır.

Sadece kişisel çıkarına kilitlenen bireyci toplumlarda değerler alınıp satılır. Şimdi Alevilik pazara çıkarılmış, bakarsınız „Tunceli Üniversitesi Kürsüsü" bir gün size „Haydi Namaza!" diye zorlarsa şaşırmayınız. Dersim'e Türklük ve Sunni kimlik yavaş yavaş ve ustaca hazırlanıyor.

Kemalistlerin soykırımlar uygulayıp Türkleştirmek istedikleri etnik kimliğimizi, takkeli ve tesettürlü AKP devleti, ümmetleştirip tamamen yok etmeye çalışmaktadır.

2002 yılında AKP iktidara gelince; AKP, devletin Kürtleri bitirmeye yönelik son projesidir, diye ÖP'da yazmıştım. Maalesef gerçek çıktı. Kürt olmaktan uzaklaşırsan, Türk yaparlar.

Alevilikten kaçarsan Hanefi yaparlar.

Onun için derim ki, kendisi olmayana, başkası isim koyar.

Direnmek kazanmaktır. Diren ki değerlerini kazanasın.

www.haydar-isik.com
https://www.facebook.com/haydar.isik2
https://twitter.com/#!/yazarhaydarisik

Bu haber 1068 kere okundu
  • Bu haberi paylaşın:
UYARI: Konuyla ilgisi bulunmayan, hakaret içeren cümleler veya imalar, inançlara saldırı, şiddete teşvik ve tamamı büyük harfle yazılan yorumlar onaylanmamaktadır.
Kategorisindeki Diğer Haberler
Etnik, dini, sosyo-politik kimliği ve doğasıyla tarihsel özgünlüğü olan Der..