FBI eski direktörü James Comey'in danışmanı ve geçmişte New York Güney Bölge Savcılığı'nda görev yapmış olan Prof. Daniel Richman, Reza Zarrab davasına ilişkin açıklamalarda bulundu.
FLYNN SORUŞTURMASI VE ULUSAL GÜVENLİK
Zarrab Davası sırasında sık sık ulusal güvenlik kavramının dile getirilmesiyle ilgili Habertürk'ten Nalan Koçak'a konuşan Richman, " Amerika pek çok kez İran ambargosunu dayatmak için ceza davalarını kullandı. Davalar kişilere, bankalara açıldı. Bu dava da böyle bir sürecin parçası. Tabii davayı önemli kılan bir diğer şey Flynn soruşturması" dedi.
FLYNN VE TÜRKİYE ARASINDAKİ BAĞ
"Pek çok bilgi var ve bunlar Flynn-Türkiye arasında çok ilginç ve rahatsız edici bağlara işaret ediyor" oiye konuşan Richman, "Bu mesele de, Zarrab işbirliği yaparsa kesinlikle gündeme gelecektir" değerlendirmesinde bulundu.
Zarrab'ın duruşmalara katılmamasının nelere işaret edebileceği konusunda da değerlendirme yapan Eski Federal Savcı, "Eğer o gün jürinin karşısına çıkmazsa kesinlikle artık sanık ya da tanık değil demektir, nokta" dedi.
ÜÇ İHTİMAL
Bu durumda ortaya üç ihtimalin çıkacağını dile getiren Richman bu ihtimalleri şöyle sıraladı: "Birincisi: Suçunu kabul etti ve hükümetle işbirliği yapıyor. İkincisi: Henüz suçunu kabul etmedi, hükümetle işbirliği yapmıyor. Fakat pazarlıklar sürüyor ve mahkeme kararıyla sanık sandalyesinden kaldırıldı." dedi.
'KABUL ETMEDİ AMA EDECEK'
Bu durumun gerçekleşme pratiğine de değinen Richman, "Yargıca gidersiniz ve dersiniz ki “Bak bu adam henüz suçunu kabul etmedi ama edecek. Davaya onunla başlamak mantıksız. Karar yargıca bağlı. Yine suçunu kabul etmedi, etmeye hazırlanıyor. Ama tamamen bilmediğimiz bir nedenle yargıcı Zarrab’ı davadan ayırmak için ikna etmiş olabilirler." dedi.
CEZA ALMAYABİLİR YA DA
İtirafçı olması halinde Zarrab'ın ceza alıp almayacağı sorusunu da yanıtlayan Prof. Richman, "Hükümetle işbirliği yapan, bazı kişiler aleyhine tanıklık yapan isimlerin normalden çok daha az ceza alabildiği kesinlikle doğru. Az mı ceza alacak yoksa hiç mi ceza almayacak, yargıç karar verecek." dedi.
Richman, şiddet içermeyen beyaz yaka davalarında hükümetle işbirliği yapanların hapis cezası almama şansının arttığını da işaret etti.
Zarrab'ın gözaltısının illa hapishanede mi olması gerektiği sorusunu yanıtlayan Daniel Richman, "Yoksa bir otel süitinde ajanlarla kalmak da gözaltı mı' şeklinde devam eden soruya, "Son söylediğiniz gayet ihtimal dahilinde. İstisnai durumlarda, hükümetle önemli işbirliği içerisine giren sanıklar, federal gözetim altında serbest bırakıldı. Böyle durumlarda FBI kişinin sorumluluğunu devralıyor ve onu başka bir yere götürüyor" dedi.
YENİ YÜZLE SERBEST KALABİLİR
"Bir başka senaryo da Zarrab’ın yeni bir yüz ve kimlikle serbest bırakılması.." şeklindeki değerlendirmeye de yorumlayan Rİchman, "Tanık Koruma Programı’nı duymuşsunuzdur. Risk altında olan ve hükümetle işbirliği yapan kişiler programa dahil edilebiliyor. Eğer sanık hapishanedeyse, nakil edilebilecekleri özel yerler var. Eğer serbest bırakılmışsa yerleri değiştiriliyor ve yeni bir kimlik veriliyor. Ama öyle estetik falan yapmaya pek gerek kalmıyor çünkü burası büyük bir ülke, birini saklamak çok kolay." dedi.
Zarrab'ın henüz tanık koruma programına alınmadığını dile getiren Richman, "Henüz Tanık Koruma Programı’na alınmamış. Çünkü bu programı Kolluk Kuvveti Hizmeti (US Marshals Service) yürütüyor. Belki bu program kapsamına alınacaktır ama süreç çok uzun. Psikolojik testler yapılıyor, pek çok hazırlık var. Kolay bir iş değil" dedi.
Zarrab'ın ifadesinde verdiği isimlere yargı yolunun açılabileceğini dile getiren Richman, "Zarrab bilgi vermeye başlarsa hükümet onu kim hakkında ne biliyorsa anlatmaya zorlayacaktır. Duruşmada ya da savcılara söyledikleri Türkiye’de başkalarını da zan altında bırakabilir, üst düzey olsalar bile." dedi.
CUMHURBAŞKANI OLSA BİLE
Richman, "Savcılar Zarrab’la konuştuktan sonra delilleri masaya koyacak ve eğer delil varsa, bu cumhurbaşkanı da başbakan da olsa, başka isimler için harekete geçip geçmeme kararı verecektir. Delilleri değerlendirirken Türkiye’nin ABD için önemini göz önüne almazlar. Ortada bir suç var mı yok mu ona bakarlar. "diye konuştu.
SAVCILARIMIZ BEYAZ SARAY'DAN EMİR ALMIYOR
Bu tür prosedürlerde Savcılığın ilgili bakanlık ve Beyaz Saray'a başvurmak zorunda olduğunu dile getiren Richman "Ama savcılarımız Beyaz Saray’dan talimat almıyor. Mesela Trump görevden aldı ama şu an işin başında Preet’in (Bharara) oraya koyduğu savcıvekili var. Hiçbir şey değişmedi." dedi.
CASUSLUK FAALİYETLERİ MÜMKÜN
" ABD bir Türk vatandaşını Türkiye topraklarında nasıl teknik takibe alıyor?" sorusunu da yanıtlayan Richman, "Yasalar CIA ve diğer istihbarat teşkilatlarına ülke dışında teknik takip yetkisi veriyor.Yabancı dinlemeleri genellikle NSA yapıyor" diye konuştu.
UMARIM LİDERLERİ DİNLİYORUZDUR
ABD'nin şu anda yargılanan savcı ve polislerden de bilgi alabileceğine işaret eden Richman, "Peki NSA bu soruşturma kapsamında üst düzey Türk yetkilileri dinleyebilir mi; mesela cumhurbaşkanı, başbakan gibi?" sorusunu da yanıtladı. Richman, "Umuyorum ki yabancı ülkelerin liderlerini takip ediyoruzdur. Çünkü işleri bu" dedi.
artigercek