15 Kasım 1937 yılında Elazığ Buğday Meydanı’nda idam edilen Seyit Rıza ve arkadaşları Dersim Dernekler Federasyonu (DEDEF) ve Avrupa Demokratik Dersim Birlikleri Federasyonu (ADEF) öncülüğünde İstanbul Galatasaray Meydanı’nda anıldı. Mumlar yakılıp, ağıtların ve şiirlerin okunduğu anmada Dersim katliamında yaşamlarını kaybedenlerin anısına 2 dakikalık oturma eylemi gerçekleştirildi.
“TARTIŞMASIZ BİR SOYKIRIM UYGULANMIŞTIR”
Anmada tüm kurumlar DEDEF Yönetim Kurulu Üyesi Ali Rıza Bilir’in okuduğu açıklamada “Dersim kimliğinin ve kültürünün temel taşıyıcısı konumundaki -başta Seyit Rıza olmak üzere-halk önderlerinin hileyle katledildikten sonra başsız ve çaresiz kalan Dersim halkına karşı eşine az rastlanılır bir saldırganlıkla, tartışmasız bir soykırım uygulamıştır” denildi.
Dersim katliamında yaşananlara değinilen açıklamada şunlar ifade edildi:
“Ele geçirilenler göçertilmiş ve topraklarına dönüşleri yine kanunla yasaklanmıştır. Çocuklar, bilhassa da kız çocukları ailelerden kopartılarak başta subay olmak üzere çeşitli ailelere ataerkil, ganimetçi Türk geleneklerine uygun olarak pay edilmişlerdir. Mağaralara sığınan kadın ve çocukların zehirli gazlarla katledilmesinin yanı sıra, köylerinden toplanan masum insanlar ayırımsız kurşuna dizilmiş veya uçurumlardan atılmışlardır.”
“YÜZLEŞME İDDİALARINA İNANMIYORUZ”
Dersim soykırımının sorumlusu ırkçı ideolojinin günümüzdeki temsilcisi olan siyasi iktidarın yüzleşme iddialarına inanmadıklarının vurgulandığı açıklamada, “Zira 1930’lu yıllardaki faşist ırkçı geçmişi göz önüne alınmadan, Yahudi soykırımı ile Dersim soykırımı arasındaki zamana ve uygulamaya ait paralellik aydınlatılmadan Dersim 1938’in derinliği anlaşılamaz. Kaldı ki sistemin siyasal temsilcileri ve suç ortakları Dersim halkının nazarında zaten mahkum olduklarından, bunların yüzleşme adı altındaki politik oyunları olsa olsa YÜZSÜZLEŞME olarak adlandırılabilir. Bugün AKP o günlerden aldığı mirası bir çok araç (baraj ve Hes’ler,madenler, köy boşaltmalar ) ile devam ettirmektedir” ifadeleri kullanıldı.
Dersim halkına yönelik asimilasyon politikalarının 1937-38’de toptan imhaya dönüştüğünün altı çizilerek;
“Arşivler Açılsın Dersim ismi iade edilsin.
-Dersim halkından özür dilensin.
-Sürgünler, kayıplar ve evlatlık alınan çocukların listesi açıklansın.
-Seyit Rıza ve arkadaşlarının mezar yerleri açıklansın.
-Dillerimize ve Kızılbaş Alevi inancımıza özgürlük tanınsın.
-Munzur’daki baraj projeleri iptal edilsin” talepleri yinelendi.
Ağıtlar ve şiirlerle devam eden anma niyazların dağıtılmasıyla son buldu.
Pirhaber