İstanbul Alibeyköy’de Pir Sultan Abdal Kültür Derneği Cemevi Eyüp Şubesi Konferans Salonu’nda idam edilişlerinin 80. yılında Seyit Rıza ve arkadaşları anıldı. Müzik dinletisiyle başlayan anma programı panel ile devam etti. Moderatörlüğünü Mesut Gerçek’in yaptığı panele konuşmacı olarak HDP MYK Üyesi Çilem Küçükkeleş, Munzur Çevre Derneği Başkanı Hatun Esen ve Evrensel Gazetesi yazarlarından Ercüment Akdeniz katıldı.
HDP MYK Üyesi Çilem Küçükkeleş, Dersim’de söz konusu dönemde gerçekleştirilen sürgün politikalarının Seyit Rıza’nın asılmasına kadar uzandığını belirterek “Seyit Rıza’nın mahkemelerde yaşadıklarıyla bugün yaşananlar çok benzer. Hiçbir sebep göstermeden arkadaşlarımızı 17-18 yıla mahkum ediliyor. Ama dün olduğu gibi bugün de insanlık değerlerinde ısrar eden, kararlı duruş gösteren insanlar var” şeklinde konuştu.
Konuşmasına “Dersim’de yaşananlar bir katliam mı yoksa isyan mıydı?” sorusuyla başlayan Ercüment Akdeniz, Osmanlı ve Cumhuriyet dönemi raporlarından örnekler vererek “O dönem açısından Dersim’de örgütlü bir ayaklanmadan söz etmek pek mümkün değil. Daha ziyade kolluk kuvvetler eliyle bölgenin insansızlaştırılmasından söz edilebilir” dedi. Harekatın raporlara ‘dahili kolonizasyon’ ibaresiyle geçtiğini de belirten Akdeniz, “Uygulanan yöntemin İngiliz ve Alman emperyalizminden ihraç edilmiş olma olasılığı bir hayli yüksek görünüyor” şeklinde konuştu. Akdeniz, Seyit Rıza’nın yaşının küçükmüş gibi gösterilerek idam edilmesinin ise akıllara 1980’de yaşı büyükmüş gibi gösterilerek idam edilen Erdal Eren’i getirdiğini söyledi.
Bir diğer konuşmacı Munzur Çevre Derneği Başkanı Hatun Esen de katliamı anlatan halk söylencelerinden kesitler vererek “Çevre ve doğanın talanıyla Dersim’de bugün de zulm devam ediyor” dedi. Panel sonunda kurumlar adına yapılan açıklamada 15 Kasım Çarşamba akşamı Galatasaray Lisesi önünde yapılacak ortak anma etkinliğine çağrı yapıldı.
Pirhaber