Lütfen bekleyin..
Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile kapatılan Alevilerin sesi olan TV10 çalışanları, 47’nci hafta da Taksim Galatasaray Lisesi önünde eylem yaptı. "Alevilerin sesi TV10 susturulamaz" pankartının açıldığı eylemde, "Özgür basın susturulamaz" dövizleri de taşındı. Cumartesi Anneleri, Demokratik Alevi Dernekleri'nin destek verdiği eyleme 693 sayılı KHK ile kapatılan dihaber muhabirleri de katıldı.
'DİHABER OLMASAYDI KURKUT'U ÖĞRENEMEYECEKTİK'
47 haftadır televizyonlarının açılması için eylemde olduklarını hatırlatan TV10 programcısı Veli Haydar Güleç, "Televizyonumuz kapatılarak Alevilerin sesleri kısıtlandı. Elbette sadece bizim sesimiz değil ötekilerin sesi olan herkesin kesini kısmak istediler" diyerek konuşmasına başladı. Güleç, son çıkan KHK ile birlikte dihaber, Gazete Şujin ve Rojeva Medya'nın da kapatıldığını ifade ederek basına uygulanan baskıları protesto etti. dihaber'in önemli haberlere imza attığı için kapatıldığına dikkat çeken Güleç, "Eğer dihaber olmasaydı bizler Kemal Kurkut'un nasıl öldürüldüğünü öğrenemeyecektik" diyerek dihaber'in ötekilerin sesi olduğu için kapatıldığının altını çizdi.
'GAZETECİLİK YAPMAYA DEVAM EDECEĞİZ'
Güleç'in ardından KHK ile kapatılan dihaber muhabiri Yasin Kobulan konuştu. Geçtiğimiz yıl KHK ile DİHA'nın kapatıldığını hatırlatan Kobulan, "Biz tutuklamalara, gözaltılara ve kapatmalara yabancı değiliz çünkü bizim bir mirasımız var. Musa Anter, Ferhat Tepe gibi gazetecilerden aldığımız bir miras var ve onların mirası ile bugünlere geldik. Yarınlara da bu mirası taşıyarak gazeteciliğimizi yapmaya devam edeceğiz" dedi.
Kobulan'ın konuşmasının ardından Güleç, Alevilerin Eylül ayında asimilasyonlara karşı sokaklara çıkarak mücadele edeceğini ifade etti.
