ABF, PSAKD ve HBVAKV genel başkanları ormanları yakılan Dersim’e gidiyor
Alevi Bektaşi Federasyonu (ABF) Başkanı Muhittin Yıldız, Pir Sultan Abdal Kültür Derneği (PSAKD) Genel Başkanı Gani Kaplan ve Hacı Bektaş Veli Anadolu Kültür Vakfı (HBVAKV) Genel Başkanı Tuncer Baş, yarın, askeri operasyonlar sonrası bir haftadır ormanları yakılan ve söndürülmesi için müdahale edilmeyen Dersim’e gidecekler.
14 Ağustos Pazartesi günü heyetlerle birlikte yola çıkacak olan Alevi kurumlarının genel başkanları, başta Alevi toplumu olmak üzere tüm toplumu yaralayan orman yangınlarını ve müdahale edilmemesini yerinde inceleyecekler.
Bu arada, Demokratik Alevi Dernekleri başkan ve üyeleri de Dersim’e gitmek üzere yarın İstanbul’dan otobüslerle hareket edecekler.
Britanya Alevi Federasyonu’ndan Dersim ormanlarının yakılmasına tepki
PİRHA- Britanya Alevi Federasyonu, Dersim’de ormanların yakılmasına ve sonrasında söndürülmesi için müdahale edilmemesine tepki gösterdi. Sosyal medyada paylaşılan açıklamada, “Dersim’i yakarak ortadan kaldırmak istiyorlar” denildi.
Dersim’de altı bölgede başlayan orman yangınları yaklaşık bir haftadır devam ediyor. Müdahale edilmemesi yangının büyümesine ve yayılmasına neden olurken, tepkiler de yükseliyor.
Britanya Alevi Federasyonu sosyal medyadan bir açıklama yaparak, Dersim’de çıkarılan orman yangınlarına müdahale edilmemesine tepki gösterdi.
“Sizi tanıyoruz, siz yakmayı iyi bilirsiniz” ifadesini kullanan federasyon, AKP hükümetinin kayıtsız kaldırdığını belirterek halka hesap vermesi gerektiğini kaydetti.
VALİNİN AÇIKLAMALARINA TEPKİ
“Tunceli Valisinin açıklamasına da tepki gösterilen açıklamada şunlar kaydedildi:
“Vali açıklama yapıyor ‘Merkez- Kutuderesi ile Munzur Vadisi- Balı Deresi Mevkilerinde meydana gelen örtü yangınlarına ise devam eden operasyonlar nedeniyle müdahale edilememiş olup, operasyonlar sonucunda gerekli müdahale yapılacaktır.’ Bu açıklama, Dersim’de ormanların devlet ve ordu eli ile yakıldığının kanıtıdır. Bugüne kadar Dersim halkına reva görülen, köy boşaltmalar, işkenceler, zulüm, katliam, asimilasyon ve her türlü insan hakkı ihlaline şimdide Dersim in yakılması eklenmiştir.”
“DERSİM’İ YAKARAK ORTADAN KALDIRMAK İSTİYORLAR”
“Ülkemizde şeriatı rejim olarak halklara dayatan AKP zihniyeti Kerbeladan bugüne Kızılbaş olarak yaşayan Dersim’i yakarak ortadan kaldırmayı hedefliyor” ifadesini kullanan Britanya Alevi Federasyonu, “Dersim’in yakılması sadece orada yaşayan canlarımızı göçe zorlamak ve doğayı tahrip etmekle sınırlı değildir. Dersimin yakılmasının başlıca nedeni, binlerce yıllık inanç izlerimizi ve kutsal mekanlarımızı yok ederek inancımızı ortadan kaldırma çabasıdır. Bu anlayış dün Sivasta canlarımızı yaktı bugün Dersim’de doğamızı, kutsal mekanlarımızı ve geleceğimizi yakıyor. Dersime ve kutsal mekanlarımıza sahip çıkmaya devam edeceğiz! Diz çökmeyeceğiz” dedi.
Dersimli sanatçılardan orman yangını tepkisi: Gelin hep beraber bu yangınlara dur diyelim
Dersim’de askeri operasyon sonucu çıkan ve yetkililer tarafından söndürülmesine izin verilmeyen orman yangınlarına Dersimli sanatçılardan tepki geldi. Şenol Akdağ, Gelengül Üstündağ ve Dost Berbati PİRHA’ya yaptıkları açıklama, Dersim’i ve doğayı seven herkese bu yangınlara dur deme çağrısında bulundular.
Dersim’de geçtiğimiz hafta askeri operasyon sonucu çıkan ve yetkililer tarafından söndürülmesine izin verilmeyen orman yangınlarına ilişkin Dersimli sanatçılar Şenol Akdağ, Gelengül Üstündağ ve Dost Berbati PİRHA’ya açıklamalarda bulundular.
“ORADA YAŞAYAN İNSANLAR ÇARESİZ”
Dersimde’ki orman yangınlarına müdahale edilmesine engel olunduğunu belirten Şenol Akdağ, şunları söyledi:
“Orada yaşayan insanlar çaresiz. O bölgenin sanatçısı olarak herkesi duyarlı olmaya çağırıyorum. Çünkü oralar doğduğumuz ve büyüdüğümüz topraklar. Buradan sanatçılara, tiyatroculara ve aydın herkese çağrıda bulunuyorum. Gelin hep beraber bu yangınlara dur diyelim, Dersim’i sahiplenelim. Geçmişten bugüne kadar gelen bir durum şu an yaşadıklarımız. 1994’lü yıllarda da köylerimiz, ormanlarımız ve hayvanlarımız yakıldı. Bu yangınlar Türkiye’nin birçok yerinde var. Ancak Dersim coğrafyasında devlet tarafından daha çok ormanlar yakılıyor.”
“BU ORMAN YANGINLARI CANIMIZI YAKIYOR”
Dersim’e klip çekimi için gittiklerinde baskılar ve engellerle karşılaştıklarını söyleyen Gelengül Üstündağ da şunları ifade etti:
“Her defasında aynı soruları sorup kimlik kontrolü yapıyorlar. Devlet Dersim üzerindeki baskı ve zulme son vermelidir. Çünkü bomba atışları ile yaşanan bu orman yangınları canımızı yakıyor. Bu yangınlardan dolayı börtümüz, böceğimiz, dağ keçilerimiz ve kuşlarımız yanıyor ve yuvasız kalıyor. Bu vahşete artık hepimiz dur demeliyiz. Gelen zaman geçen zamandan daha kötü oluyor. 90’lı yıllarda bu vahşeti birebir yaşadık. Dersim halkı bu gibi politikalar ile susturulmaya çalışılıyor. Artık sesimizi duyurmak için hepimizin birlik içinde iri ve diri olması gerekiyor.” dedi.
“DERSİM ADINI TARİHTE YOK EDEMEYECEKLER”
Dersim’den yeni gelen Dost Berbati ise şunları belirtti:
“Dersim asimile edilmiş durumda şu an. Çünkü festivallerimiz yasaklanıyor ve baskı uygulanıyor. İnsanlar festivallerde oraya giderek birbirini görüyor ve kutsal mekanlarını ziyaret ediyorlardı. Ancak şu an baskı çok fazla. İnsanlar rahatça düşünemiyor, gezemiyor ve kutsal mekanlarını gezip inançlarını yaşayamıyorlar. Bir klip çekimine dahi izin vermiyorlar. Gidip çekin, başınıza bir şey gelirse sorumlusu biz değiliz diyorlar. Dersim’i yaktılar ve şimdi de barajlar yaparak su ile yok etmek istiyorlar. Ancak Dersim’in adını tarihte yok edemeyecekler.