Ankara Dersimliler Derneği, Ankara Mülkiyeliler Birliği’nde Dersim Katliamı’nın 80. yıldönümüne ilişkin basın açıklaması yaptı. Açıklamaya KESK Ankara Şubeler Platformu adına Devrim Kahraman, Demokratik Alevi Derneği Ankara Şube Eş Başkanı Murat Işık, Demokratik Alevi Derneği Mamak Şube Eş Başkanı Hasan Altun, Hacı Bektaş-i Veli Anadolu Kültür Vakfı Genel Merkezi Seyit Karahalil ve Birsen Kulu, Pir Sultan Mamak Şube Başkanı Mustafa Demirtaş, İHD Ankara Şube adına Hikmet Aras, HCV Cemevi Başkanı Ali Rıza Yıldırım, PSAGM adına Ercan Aksakal, Divriği Kültür Derneği, Evrensel Yol Partisi Genel Başkanı Metin Güler, CHP Mamak Belediye Meclis Üyeleri adına Necati Kahraman ve Şair Mehmet Özer katıldı.
Basın açıklamasını Ankara Dersimliler Derneği Şube Başkanı Ali Ekber Çelik yaptı. Çelik, “4 Mayıs’ta verilen ölüm fermanı bugünde devam etmektedir. Dersim üzerindeki oyunlar bugüne dek aralıksız sürmektedir. Dersimdeki asimilasyon politikaları, bugün de doğamız ve kültürümüz üzerine yoğunlaşmaktadır” dedi.
İnanç ve dillerinin yok edilmekle karşı karşıya kaldığını söyleyen Çelik, Dersim üzerinde yapılan barajlar ile kutsal mekanların sular altında kaldığnı vurgulayan Çelik, “Sular altında kalan yalnızca kutsal mekânlarımız değil bir bütün olarak Dersimi var eden kültürümüz, doğamız, yaşam alanlarımızdır” ifadelerini kullandı.
“DEVLETTEN ÖZÜR BEKLİYORUZ”
Dersim 38 katliamı ile ilgili devletten hala resmi özür beklediklerini ifade eden Çelik şunları söyledi:
“Toprağa düşen kefensizlerimizin ruhu ancak, asılarak katledilen Seyit Rıza ve arkadaşlarının mezar yerlerinin açıklanması, sürgünlerde kaybedilen ve evlatlık olarak verilen kayıp kızlarımızın akıbetlerinin açıklanması, Dersim isminin ve değiştirilen köy isimlerinin geri verilmesi ile mümkündür. Devlet derhal barajlar ile yok etme politikasını terk etmeli, inancımız üzerindeki asimilasyon politikalarına son vermelidir”
“DERSİM’DE ARAŞTIRMA KOMİSYONU KURULSUN”
Dersim Katliamını kınayan Çelik taleplerini ise şöyle sıraladı:
4 Mayıs, Dersim ‘38 Tertelesi resmi anma günü olarak kabul edilmeli ve devlet resmen özür dilemelidir. 15 Kasım 1937 tarihinde Elazığ Buğday Meydanı’nda Seyit Rıza ile birlikte idam edilen Dersim pirlerinin mezar yerleri açıklanmalıdır. 1938 tarihinde evlatlık verilen, askeri Komutanlarca zorla alınıp hizmetçi yapılan Dersimli yetim çocukların tam listesi açıklanmalıdır. Dersim 1937-38 Tertelesi okullarda tarih kitaplarına konulmalıdır. DERSİM ismi geri verilmelidir. TBMM’de “Dersim 1937-38 Tertelesi’ni Araştırma Komisyonu” kurulmalıdır. Dersim’i insansızlaştırılarak yok etmenin bir parçası olarak planlanan Munzur, Harçik ve Peri Vadileri’nde yapımı devam eden baraj inşaatları ile HES’ler hemen durdurulmalıdır.
Cebrail ARSLAN/Pirha