Heyet, Yüksek Seçim Kurulu’nun (YSK) ‘dışarıdan getirildiği kanıtlanmadıkça mühürsüz oyların da geçerli sayılacağı’ yönündeki kararının kanunla çeliştiğini vurguladı.
Gözlemlerine ilişkin soruları yanıtlayan heyetten Cezar Florin Preda, “Son dakika yapılan değişiklikler, sayım prosedürü ile ilgili önemli bir güvenlik mekanizmasını devre dışı bırakmıştır” dedi.
AGİT gözlemcileri referandumun Avrupa Konseyi standartlarına erişemediğini, yasal çerçevenin gerçek bir demokratik sürecin yaşanması için eksik olduğunu da kaydetti.
“Siyasi partilerin sandıklardaki temsili tam anlamıyla adil değildi” diyen AGİT, geçen sene yasak ve operasyonlar nedeniyle evlerini terk etmek zorunda bırakılan seçmenlerin oy vermekte zorlandığına ve bazılarının oy veremediğine dikkat çekti.
AGİT, medyanın referandum yayınlarının “tek taraflı” olduğunu ifade etti.
Heyet, gözlemlerinin, medyanın “evet” kampanyasını domine ettiğini gösterdiğini, seçmenlerin başka görüşlere erişmede zorluk çektiğini söyledi.
AGİT heyeti, Erdoğan ve hükümet yetkililerinin ‘Hayır’cılara ‘terörist’ yakıştırması yapmasına da yer verdi:
“Bazı yetkililerin ‘Hayır’cıları terörizme sıcak bakanlarla bir tutması, kampanya söylemine gölge düşürdü. Pek çok vakada ‘Hayır’cılar polis müdahalesine ve şiddete maruz kaldı.”