Lütfen bekleyin..
Munzur Haber / Emek Partisi Dersim İl Başkanı Mustafa Taşkale'den mektup var..

Emek Partisi Dersim İl Başkanı Mustafa Taşkale'den mektup var..

27 Mart 2017, 20:09

Elazığ'da 125 gündür tutuklu bulunan Emek Partisi Dersim İl Başkanı Mustafa Taşkale yazdığı mektupta dava sürecini anlattı.

Mustafa TAŞKALE
Emek Partisi Dersim İl Başkanı *

Merhabalar... Bu mektubu yazdığımda tutukluluğumuzun üzerinden 125 günü geride bıraktık. Halen mahkemeye sunulup, elime geçen bir iddianame bulunmamaktadır.
Birlikte tutuklandığımız arkadaşların beşi 8 Mart’ta tahliye edildi. Bürokrasi denilen aygıtın ne kadar “hızlı” işlediğini zaten bilmez değiliz. Ama bu durum öyle bir dilekçeye verilen yanıta herhalde benzememektedir. Burada bahsi geçen durum, özgürlüklerimize vurulan prangadır. Bir esaret durumudur. Zira tutuklanma gerekçemizin vahameti öyle böyle değil.

4 Kasım 2016 günü HDP Eş Genel Başkanlarının tutuklanmasının ardından aynı gün akşam yapılan basın açıklaması. Dayanak olarak PKK/KCK yöneticisinin bir internet sitesinde “Bu konuda halkın bilinç göstermesi” yönündeki açıklaması. Ve yanlı haber sitelerinde “Genel nitelikli halka direniş çağrısı”. Meğer biz de bu çağrıya uyarak basın açıklaması yapmışız. Bundan dolayı da örgüt üyeliği ile suçlanıyoruz. Bahsi geçen açıklama, internet üzerinden yapılmış ama ne garip ki; 4-5 Kasım günü bütün ülkede internet erişimi olmadığı bilinmekle birlikte, bizzat Başbakan bu konuya işaret etmiştir, yani doğrulamıştır. Hepimizin şüphesiz ki bir tarih okuması vardır. Tarihteki direnişleri biliriz. Ama bizim 5 dakikada okuduğumuz basın açıklamasının nasıl bir direniş olduğu üzerine ayrıca konuşmak lazım. Bir siyasi partinin veya kurumun hatta kişinin kendisini kamuoyuna anlatmanın en doğal yollarından biri olan basın açıklaması, bu kadar ağır bedellere geldiyse, varın demokrasinin geldiği noktayı birlikte ölçelim.

Bu dava açısından bir siyasi parti herhangi bir konuda açıklama yapmak isterse önce gidip bu konuda hangi “örgüt” ne açıklama yapmış, yapsam suç olur mu olmaz mı araştırması yapacak, sonra karar verecek. Nitekim zihniyette zoraki suç-suçlu yaratmak varsa uysa da uymasa da gereği yapılır.

Bunu, yürütülen referandum kampanyasında açıkça görmek mümkündür.

Bırakın Türkiye’deki bütün muhalifleri “ terör” cenderesine koymayı, Avrupa’nın bile sınırlarını aşarak, herkesi torbaya koyup “terör” damgası yapıştırılıyor. Velhasıl tutuklandığımız günün hemen sonrasında atanan kayyım ve arkasından alınan referandum kararıyla, dönemsel bir yol temizliği izleniminin doğru bir sonuç olduğu kanaati bizde hasıl olmuştur. 16 Nisan’da yapılacak referandumda her zaman olduğu gibi, Dersim halkı gerekli cevabı mutlaka verecektir. Demokrasi, barış ve özgürlük için bugüne kadar almış olduğu örnek tutumu bir kez daha en ileriden vereceğinden hiç kuşkum yoktur. Çünkü, barıştan, demokrasiden uzaklaşanın sığınacağı liman, baskı, zulüm ve savaşın limanıdır. Buna izin vermemek için, daha çok demokrasi, daha çok barış, daha çok hayır demeliyiz.

OHAL sonrası cezaevlerindeki hak kayıplarına en son eklenen dışarıdan içeriye kitap alınmaması uygulaması, son derece vahim bir uygulamadır. Bu durum, kitaba düşmanlıkla izah edilemez tek başına. Tutuklulara yönelik daha çok aydınlanmanın önüne geçme ve bir bilinç köreltmesi yaratmaktır.

Tutuklandığım günden bu yana dayanışma duygularını ileten herkese teşekkür ve selamlarımı iletiyorum.

* Elazığ E Tipi Kapalı Cezaevi D-13 Koğuşu

Bu haber 439 kere okundu
  • Bu haberi paylaşın:
UYARI: Konuyla ilgisi bulunmayan, hakaret içeren cümleler veya imalar, inançlara saldırı, şiddete teşvik ve tamamı büyük harfle yazılan yorumlar onaylanmamaktadır.
Kategorisindeki Diğer Haberler
Etnik, dini, sosyo-politik kimliği ve doğasıyla tarihsel özgünlüğü olan Der..