Kerkük’te tarihsel birikimi, kültürel çeşitliliği, kimlik zenginliğiyle ve sahip olduğu enerji kaynaklarıyla hahamların tarifine uyuyor uymasına. Ancak bugün kentin gözbebeğine sadece kıl düşmüyor; kalbine bombalar, beyninde silahlar patlıyor ve kan akıyor. Dünyanın çoğunluğunun bundan rahatsızlık duyduğunu söylemek zor ama geleceği belirsiz Kerkük halkı rahatsız.
Önce Mecidiye meydanı iniyoruz. Son çatışmaların yaşandığı yer. Ardından Sehere Cumhuri’de Kerküklülere olup biteni soruyoruz. Çoğunluk ‘ne olur ne olmaz’ diye konuşmaktan çekiniyor.
70 yaşlarında adını vermek istemeyen bir Türkmen pazarlık yapıyor: ‘’Fotoğraf çekmesen konuşurum.’’
Anlaşıyoruz. Şunları özetliyor:
’Te evvelden beri dedem, onun dedesi, onunda dedesinin dedesi, babam ben burada doğduk yaşadık. Komşumuz Kürt, Arap, Hristiyan, Şii, Sünni’ydi. Hepimiz kardaştık. Petrol için birlik beraberliğimizi bozmak istiyorlar. Anlayacağız, kimsenin bize faydası olmadı ama çok zararı oldu. Allah belalarını versin. Alın petrolü gidin ama bizi rahat bırakın.’’
Yanı başında bulunan üç beş kişi başını sallayarak onaylıyor.
KERKÜK’ÜN MUSUL OLMASINA İZİN VERMEYECEĞİZ
Adının Emed Xelil Eli olduğunu ve Kürt olduğunu söyleyen Kürt sözü Türkmen’den alıyor:
‘’Devletler kaşımıza gözümüze hayran değil, onlar Kerkük’ten bizim faydalanmadığımız petrolü istiyorlar. Başımızda ki kıyamette bu yüzden kopuyor. Ama biz Kerkük’e sahip çıkacağız, Musul olmasına izin vermeyeceğiz.’
Bu söz her şeyi açıklıyor. ‘’Musul olmasına izin vermeyeceğiz!.’’
Böyle düşündükleri içinde DAİŞ 21 Ekim akşamı kente saldırdığında halk peşmergeden önce silahını alıp çatışmalara girmiş. Çatışmalar sürerken kent halkı iş yerlerini kapatmamış ve büyük bir direniş göstermişler. Hatta bazı mahalleler de kontrol noktaları kurmuşlar. Böylece DAİŞ amacına ulaşamamış.
Bağdat caddesine iniyoruz. Büyük bir oto tamircisine giriyoruz. Dükkan sahibi Türkmen.
Dükkan da yaklaşık on kişi çalışıyor. Çalışanların çeşitliliği Kerkük kimlikleri özeti gibi.
Araplar, Türkmenler ve Kürtler bir arada çalışıyor.
Kim olduğumuzu, neden geldiğimizi anlatıyoruz. Memnuniyetle röportaj teklifimizi kabul ediyorlar. Önce su sonra çay ikram ediyorlar.
Adı Ali Mahmut, 38 yaşında ve dört çocuk babası. 25 yıldır bu işi yapıyor.
Eksiden işlerin daha iyi olduğunu ancak DAİŞ’in Musul’a girmesiyle birlikte düştüğünü söylüyor:
‘’Yine de Allaha şükür idare ediyoruz.’’
DIŞ ÜKELER KERKÜK’E KARIŞMASIN SORUN OLMAZ
Kerkük halkı ne istiyor?
‘’Biz savaş istemiyoruz, huzur istiyoruz. İnşallah her şey güzel olur. İstediğimiz budur. Dış ülkeler Kerkük’e karışmasın o zaman sorun olmaz. Dış devletlerin gözü Kerkük petrollünde. Onlar gelip petrolümüzü götürüyorlar, burada da millet azap içinde yaşıyor.’’
Oto tamircisinde çalışan Sünni Arap 25 yaşında ki Xeldun Baad Ebdul Fetax mühendis. Çalıştığı iş yerinin aynı zamanda muhasebesini tutuyor.
Çoluk çocuk var mı sorusuna gülerek; ‘’Ben nişanlıyım daha evlenmedim.’’
‘’Kerküklü değilim Ambarlıyım ancak Kerkük’te yaşıyorum.’’ diyor ve ekliyor: ‘’Kerkük güzel, çünkü üç kesim Arap, Kürt ve Türkmenler burada barış içinde yaşıyorlar. Beraber terörizme karşı duruyorlar. Saldırı günü teröristlerin gelişlerini engellediler.
GÜVENLİK GÜÇLERİ, PKK VE PEŞMERGEYE TEŞEKÜR EDİYORUZ
‘’Biz güvenlik güçleri, peşmerge asayiş ve PKK’ye teşekkür ediyoruz. Hepsi bir el biçiminde terörizme karşı durdular.
KERKÜK SALDIRISINDA TÜRKİYE’NİN ELİ VAR
Kerkük’e saldırının arkasında kim var?
‘’Örnek mi? Kerkük’ün yapılan saldırıda Türkiye’nin eli var. Bu da iç içlerimize müdahalenin delilidir. Bunun bir diğer delili de teröristlerin birinin üzerinde Türkiye de kaldığına dair kimlik çıkmasıdır. Suriyeli biri ama ikamesi Türkiye’den. Irak’ta bulunan bir çok terörist eğitimi ve buraya gönderilmesi Türkiye tarafından yapılmaktadır. Biz bunu biliyoruz. Türkiye ve Suudi Arabistan’ın bölge üzerinde özel planları var. Bunlar Irak’ın içine müdahale ediyorlar.’’
Türkiye’nin Kerkük politikasını nasıl görüyorsun?
‘’Türkiye halen Osmanlı kafasıyla Musul ve Kerkük’ü Türkiye topraklarına katma hayaliyle yaşıyor, yanlıştır. Onlar Irak’ın içişlerine müdahale ediyor, Irak’ı parçalamak istiyorlar. Kerkük ve Musul’u almak bu anlama gelir.’’
Kerküklü, Ortaokul öğrencisi 18 yaşındaki Abdullah’a soruyorum çalışmak zor mu?
‘’Yok, zor değil.’’ Yeteri kadar kazanıyor musun? Patronuna bakarak gülüyor ve mahcup bir ifadeyle ‘’Evet kazanıyorum.’’
KÜRT, TÜRKMEN VE Şİİ ARKADAŞLARIM
Kerkük’e saldırı olduğu gün korktun mu?
‘’Önce korktum sonra güvenlik güçleri olaylara hakim olduktan sonra korkum geçti.’’ diyor ve ekliyor: ‘’DAİŞ bozguncu bir yapıdır.’’
Kerkük’te Kürt, Arap ve Türkmen gençleri arasında sorun var mı?
‘’Hepimiz kardeşiz, niye olsun ki. Birlikte yaşıyoruz. İnanlar arasında bir sorun yok. Kürt, Şii arkadaşlarım var.’’
Başını okşayarak teşekkür ediyorum. Fırsatını kaçırmıyor: ‘’Fotoğrafımız da çıkacak mı?.’’ Evet cevabını veriyorum. ‘’Bana yollar mısın?’’ Yollarım…
DAİŞ’İN BURADAN SÖKÜLÜP ATILMASINI İSTİYORUM
Adı, Usam Agop Bekır, Arap ve Sünni. 17 yaşında ve oto tamircisinde çalışıyor. Mavi tulumu içinde kabına sığmıyor. Bir o yana bir bu yana koşturup duruyor.
Toplam 12 kardeşi var. O da arkadaşı Abdullah gibi kazandığı paranın kendisine yettiğini, ailesine katkı sunduğunu söylüyor ve ekliyor: ‘’Burada ayrım yok, hepimiz biriz.’’
Peki sen ne istiyorsun? ‘’DAİŞ’in buralardan sökülüp atılmasını, güvenlik güçlerinin daha fazla önlem almasını istiyorum.’’
KONUŞMAK İSTEMİYORUM, KAFAM DAĞINIK
Çalışanlardan bir Türkmen’e daha yanaşıyorum. Kaçıyor, konuşmak istemiyor.
Adın nedir? Gülüyor: ‘’Adım yok.’’
Tamam adın olmasın ama konuşalım.
‘’Kafam çok dağınık.’’
Sebep?
‘Öyle, dağınık.’’
Nerelisin?
‘’Anadan doğma Kerküklüyüm.’’
Kerkük nasıl bir yer?
‘’Güzel bir yer.’’ Gülerek, ‘’bak sen beni konuşturmak istiyorsun. Fotoğrafı mı çekim Facebook’a koyacaksın.’’
Şii, Sünni?
‘’Ben mi? Hıı, Sünni.’’
Aile kaç kişi?
‘’10 kişi.’’
Senin kaç tane?
‘’Bir kızım var, ellerinden öper.’’
Korku var mı?
‘’Yok, yok. Korku yok niye korkalım.’’
Nasıl yok, her gün bombalar patlıyor, çatışmalar oluyor.
‘’Bizim hükümet var, her şey var niye korkalım.’’
Yaş kaç?
‘’27.’’
Kerkük’ten kaçan var mı?
‘’Yok, kimse kaçmaz Kerkük’ten.’’
DAİŞ saldırısıyla ilgili ne düşünüyorsun?
‘’Vallahi insan değiller, inşallah biter Kerkük daha güzel olur.’’
Saldırı günü neredeydin?
‘’Buradaydım, dükkana geldim.’’
Dükkanı kapatmadınız?
‘’Ema ben kapatam, sen kapat millet hepsi korkar. En iyisi açık kalsın. Komşularda öyle yaptı. Kimse kapatmadı, kimse kaçmadı.’’
SEN GÖNDERME, BEN GÖNDERMEYEYİM OLMAZ Kİ USTA
Çocuklar okula gidiyor mu?
‘’Gitmez olur mu? sen gönderme, ben göndermeyeyim olmaz usta. Gitsinler, korkmasınlar tamam mı?’’
Türkiye’nin politikasını nasıl görüyorsun?
‘’İyidir, bir işimiz yok onlarla.’’
BİZİM KİMSEYE İHTİYACIMIZ YOKTUR
Dış devletler Kerkük’e çok müdahale ediyor mu? Bundan rahatsız mısınız?
‘’Valla bizim her şeyimiz var. Peşmergemiz var, asayişimiz var kimseye ihtiyacımız yok. Gerek yok bizim ayrı milletlerden yardım istemeye. İnşallah biz gücümüzle hepsini başaracağız. Bizi rahat bıraksınlar yeter. Kerkük’ü, her yeri rahat bıraksınlar.’
Kürt, Arap arkadaşların, komşularınız var mı?
Sorumun bitişini beklemeden başlıyor konuşmaya:
‘’Var var var, hepsi de var. Türkmen, Arap, Kürt, Hristiyan… hepsi var.’ Hepsi güzel yaşıyor, Hepsi kardaştır.’’
Eskiden mi iyiydi, şimdi mi iyi?
‘’Eskiden de iyiydi, şimdi de iyi.’’
Kazanç nasıl?
‘’Vallahi kazanç zayıftır. İş yok millet çalışsın.’’
Sandalyesinde oturmuş, kafesini yudumlayan adamın yanına oturuyorum.
Adı, Muhammed Mahmut, Kerküklü ve üç çocuk babası.
‘’Çok Türkçe anlamam.’’ diyor.
Bende çok anlamam, merak etme anlaşırız.
Korkuyor musunuz?
‘’Hamdolsun korkmuyoruz.’’
HEPİMİZ KARDAŞIZ, HISIMIZ VE KOMŞUYUZ
Kerkük’te mezhepler ve ırklar arasında düşmanlık var mı?
‘’Hepimizi kandaşız, komşuyuz, hısımız, kız vermiş, kız almışız. Biz düşman olamayız.’’
Kandaşlığınızı bozmak isteyenler var.
‘’İnşallah Allah onların yüzünü kara çıkartır. Biz bir olursak kimse kandaşlığımızı bozamaz.’’
SİYASETLE ALAKAM YOKTUR
Kerkük sorunu nasıl çözülür?
‘’Valla kandaşım siyasetle alakam yoktur, anlamam. Ama bir olursak, kardaş kardaş yasarsak sorun çıkmaz.’’
KÜRT MAHALESİ RAHİMABA’YA GİDİYORUZ
Feylan mahallesinden Kürt mahallerinden biri olan Rahimaba’ya gidiyoruz.
Kerkük’ün 60 mahalleden 40 mahallenin Kürtlere ait olduğunu öğreniyoruz.
Tabi Kürtlerin, Arapların, Türkmenlerin ve Asuri-Süryanilerin karışık yaşadığı mahalleler de var.
Mahalle 1980’li yıların Kürdistan’ı anımsatıyor. Mahalle bakkalları adeta altın çağını yaşıyor. Bakkal dükkanlarından birine giriyoruz.
‘’Benim adım Çalak Kakabıra, 24 yaşındayım. Kürt’üm ve Kerküklüyüm.’’
Çalak Kakabıra, evli ve bir çocuk babası. Ailesinde şehitler olduğunu öğreniyoruz.
İşler nasıl?
‘’İyidir’’
Sattığınız ürünleri nereden getiriyorsunuz?
‘’Valla Irak, Türkiye ve İran. Aslında her taraftan mal getiriyoruz.
Güvenlik nasıl?
‘’PKK çok çok iyi. Her zaman her yerde iyi. Saldırı günün birden bire çıktılar ve hazır oldular. Kim zordaysa yardımına koşuyorlar. Bu da insanları memnun ediyor.’’
TÜRİYE HAM HAYAL PEŞİNDEDİR
Türkiye’nin DAİŞ politikasını nasıl görüyorsun?
‘’Türkiye’nin niyeti kötü ve ham hayal peşindedir. Türkiye her yerde dışarıya girmek istiyor. Burada da Irak’ın topraklarına girmek istiyor. Bu durum karşısında Kürtler karar vermek zorundadır. Bu da birlik meselesidir. Eğer Türkiye Güney Kürdistan topraklarına saldırırsa bütün Kürtlerin birlik içinde olması gerekir.’’
Dükkanın önünde karşılaştığımız peşmerge Xalo Jiyad Heme Eli, 32 yaşında.
Kaç yıldır peşmergesin?
‘’Çocukluğumdan beri. Kürt her zaman peşmergedir.’’
Aileden başka peşmerge ve şehit var mı?
‘’Evet var, dayım, dayımın dayısı 1983 yılında Kürdistan dağlarında şehit düştü.’’
KERKÜ’TE DURUM NEYSE KÜRDİSTAN’IN DÖRT PARÇASINDA DURUM ODUR:
Kerkük’ün durumu nasıl?
‘’Bugün Kerkük’te durum neyse Kürdistan’ın dört parçasında durum odur. Bir garipliğimiz, yabancılığımız yoktur. Kerkük’te Farsımız, Kürdümüz, Arabımız, Sünnimiz, Şiimiz var. Hiç bir namert yapıya da muhtaç değiliz. Biz torağımız, namusumuz, şerefimiz için cengâveriz ve sonuna kadar savaşırız.’’
Erdoğan diyor ki Kerkük bizimdir.
‘’Kerkük ve Kerkük halkı, Amed ve Amed halkı, Qamışlo ve Qamışlo halkı Erdoğan ne derse desin Kürt’tür.’’
KERKÜK’TE PROBLEM TÜRKİYE’DİR
Kerkük’te Arap, Türkmen var bir sorun var mı?
‘’Evet petrol var ve zenginlikler var. Kerkük’ün yer üstünde ise çok halklar var; Mesihi, Türkmen, Arap, Kürt var bir problem yok. Problem Türklerdir. Birde bildiğimiz bir şey var Türkler ve Türkiye çok zalimdir. Öyle bir zalimlik ki aynen cellat. İnsana sevmez, zalim ve pistir. Biz Kürdüz korkmuyoruz, ne askerinden ne teranesinden korkmuyoruz. Toprağımız ve ana vatanımızı savunmak için hiç ama hiç bir şeyden korkmuyoruz. Toprak basit bir şey değil.’’
GERİLLA VE PEŞMERGE BİZİM KARDEŞİMİZDİR
Devam ediyor peşmerge Xalo Jiyad Heme Eli:
‘’İsteğim Kürdistan’ın dört paçasının birliğidir. Peşmerge ve gerilla bizim kardeşimizdir. Gerilla bizim kardeşimizdir. Biz hepimiz tek kanız, tek parçayız. Tek kan, tek et.’’
BU ŞEHİR DE PKK VAR NEDEN KORKAYIM Kİ
Korkuyor musun?
‘’Korkum yok. O ki bu şehir de kardeşlik var, PKK var, peşmerge var neden korkayım ki. Bir PKK’li heval bin DAİŞ’liye bedeldir.’’
Bulunduğumuz bakkalın önünde esnaf birikiyor. Adın nedir?
‘’Adım Aram İbrahim Kerküki, 27 yaşındayım ve berberim. Dört çocuk babasıyım.’’
İşleri soruyorum ‘’iyi’’ diyor ve sözü Türkiye’ye getiriyor:
TÜRKİYE’NİN KERKÜK VE MUSUL TOPRAKLARINDA GÖZ VAR
‘’Türkiye bir anda Kerkük’ü işgal etmek istedi. Zaten yüz yıldır Türk devletin Musul ve Kerkük topraklarında gözü var. Ta Mustafa Kemal döneminde beri Türkiye’nin niyeti budur. Aradan yüz yıl geçti görüyoruz ki yine gözlerini Musul ve Kerkük vilayetlerine diktiler. Görüyor ve izliyoruz bir çok alanda DAİŞ var Türkiye’de bağımsız değil. Son Kerkük saldırısında gördük ki Türkiye DAİŞ’in arkasındadır ve destekçisidir. Yakalanan DAİŞ teröristleri itiraf etiler ki kendilerini buraya Türkiye getirmiş. Son DAİŞ saldırısında 130 DAİŞlinin saldırdığı söylendi. Bunları MİT ve istihbarat örgütleri organize etti.
DAİŞ MUSUL VE KERKÜK’TE TÜRKİYE’NİN SÖZCÜSÜDÜR
Bu ilişki için bir kanıt istesem ne diyebilirsin?
‘’Şunu söylemek isterim sana DAİŞ burada yüzlerce kişiyi kesip doğrarken, Musul konsolosluğundaki tüm personeli 49 gün sonra eksiksiz, hiç bir zarar vermeden Türkiye’ye teslim etmesi ne anlama gelir? Alın size belge. DAİŞ Musul ve Kerkük’te Türkiye’nin sözcüsüdür. Siz Musul’u DAİŞ’in elinde sanıyorsunuz ama özünde Musul Türkiye’nin elinde. Burada anlaşılmayacak bir şey yok. Türkiye açık bir şekilde DAİŞ’i koruyor ve kolluyor. ’’
Bu saldırı ile Musul’da yaptıklarını Kerkük’te yapmak istediler anca başaramadılar, halk, peşmerge ve gerilla buna izin vermedi.’’
Çare nedir?
‘’Devrimci halk gerçekliğinin oluşması gerekir. Neden diyeceksiniz? Sadece peşmerge ve gerillanın olması yetmez. Halkın sorumluluk üstlenmesi gerekiyor.’’
Bir başka peşmergeye söze giriyor:
‘’Adım Ferman Kerim, 2 yıldır buradayım ama öncesi de var. Kerküklü bir Kürdüm. Üç çocuk babasıyım. Kerkükün biraz dışında görev yapıyorum.’’
İdare nasıl?
‘’Allah için idare eder, iyidir. Evim de burada Kerkük’te.’’
Savaşa girdin mi?
‘’Evet evet katıldım.’’
DAİŞ savaşına mı?
‘’Evet evet DAİŞ savaşına.’’
Ölen çok DAİŞ’li var mı?
‘’Bizim yanımızda çok ölüleri yok ama diğer alanlarda çok ölüleri olduğunu biliyoruz.’’
DAİŞ’in Kerkük saldırısını nasıl yorumluyorsun?
‘’Kerkük, bizler için dört parça Kürdistan’la aynı. DAİŞ Kerkük’ü Musul gibi yapamaz. Amacı bu olabilir ama bu ham bir hayaldir. Bunu çoğu zaman düşündüler, yapmak istediler, belli zararlarda verdiler ancak burayı Musul gibi yapamazlar.’’
Dört parça Kürdistan için düşüncen nedir?
‘’Dört parça Kürdistan birdir, birlik olmalıdır. Birlik Kürtler için en güzel şeydir. Irak, İran, Türkiye ve Suriye’deki Kürtler birdir, hiç farkları yoktur.’’
PKK ve peşmerge bugün omuz omuza savaşıyorlar. Bunun için ne diyorsun?
‘’Bu bizim için son derece onurlu bir şeydir. PKK, gerilla ve peşmerge biz biriz bir ya.’’
Peki Kürt birliği için ne diyorsun? Gerekli mi gereksiz mi?
‘’Lazım nasıl lazım değil, dört parça bir olmalı ve tek ses çıkmalı. Birlik güzel ve güçlülüktür.’’
Ailede şehit var mı?
‘’Hayır yok ama bütün Kürdistan’ın şehitleri bizimdir. Benim ailemden şehit olmaması diğer şehitlerin benim olmadığı anlamına gelmiyor, onlar benimde şehitlerimdir.’’