Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) ve Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC), 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü nedeniyle TGC binasında “Çalışamayan Gazeteciler Günü" başlıklı basın toplantısı düzenledi. Açıklamaya TGS Genel Başkanı Gökhan Durmuş, Çağdaş Gazeteciler Derneği (ÇGD) İstanbul Temsilcisi Uğur Güç, TGC Genel Sekreteri Sibel Güneş ve TGC Hukuk Danışmanı Gökhan Küçük katıldı.
10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü'nü bayram olarak kutlamadıklarını söyleyen TGS Genel Başkanı Gökhan Durmuş, “Bayram olarak kutlanıyordu, ama geldiğimiz noktada bayram olarak kutlanmıyor. Cezaevinde onlarca gazeteci var. Onlarcası hakim karşısına çıkıyor. 3 bin civarında gazeteci işsiz kaldı. Bu durumda Gazeteciler Günü olarak kutlamak anlamsız” dedi. 144 gazetecinin cezaevinde olduğunu ve habercilik yapamadığını hatırlatan Durmuş, binlerce gazetecinin işsiz olduğunu ifade etti. Durmuş, “Önümüzdeki günlerde gazetecilerin işsiz olmadığı, cezaevindeki arkadaşlarımızın özgür olursa ve haber yaparlarsa biz bu günü bayram olarak kutlarız” diyerek, gazetecilerin yaşadığı hak ihlalleri karşısında mücadele edeceklerini belirtti.
‘Gerçek habercilik yapmak istiyoruz'
Asıl sorunun gazetecilerin çalışamıyor olduğunu dile getiren TGC Genel Sekreteri Sibel Güneş de, “2016 yılında 780 gazetecinin basın kartı iptal edildi, 189 sözlü ve fiziksel tacize uğradı, 10 bini gazeteci ise işsiz” diyerek, gazetecilerin iş güvencelerinin ortadan kalktığını belirtti. 15 Temmuz darbe girişiminin ardından özellikle işten çıkartmaların fazla olduğunu kaydeden Güneş, “Birçok iktidar temsilcisi basın ve ifade özgürlüğünü kendilerine engel olarak görüyorlar. Haber yapmak çok tehlikeli görünüyor ve gazeteciler 'terörist' olarak görünüyor. Gerçek habercilik yapmak istiyorsanız 'terörist' olarak görüyorsunuz, memur olarak kabul etseniz bu sefer farklı şeyleri kabul etmek zorundasınız. 'Terörizm' ile yargılanmadan, hakkımızda dava açılmadan gazetecilik yapmak istiyoruz” dedi. Toplumsal olayları izleyen gazetecilerin polisin müdahalesi ile karşı karşıya kaldığını hatırlatan Güneş, şimdiye kadar hiçbir polisin bu nedenden kaynaklı ceza almadığını söyledi. Kimi basın kurumları tarafında gazetecilerin “PKK” ya da “FETÖ” diye hedef gösterildiğine dikkat çeken Güneş, tutuklamamaların ve davaların olmamasını talep etti.
‘Gazetecileri savunmaya devam edeceğiz'
ÇGD İstanbul Temsilcisi Uğur Güç de, Kanun Hükmünde Kararnameler (KHK) ile toplam 268 medya kurumunun kapatıldığını ve 2 bin 500’ün üzerinde gazetecinin işsiz kaldığı bilgisini paylaştı. Basın İlan Kurumu'na ilişkin de değerlendirme yapan Güç, kurumun yönetmeliğinin değiştiğini dile getirerek, "Terör'le yargılanan işten atılacak, gazete sahipleri de aynı şekilde 'terör' ile yargılanırsa ilan verilmeyecek. Bununla birçok gazetenin ilanı iptal edildi" dedi. Güç, son olarak gazetecilerin yanında olacaklarını ve onları savunmaya devam edeceklerini söyledi.
‘Bu krizden nasıl çıkılır?'
Gazetecilerin daha fazla bir kriz içinde olduğunu söyleyen TGC Hukuk Danışmanı Gökhan Küçük, “Maliyetleri azaltma adına gazetecileri işten çıkarttıklarına şahit oluyoruz. Medya sahipliğinde tek amaç kâr gütmedir. Bu kadar gazetecinin işsiz kaldığı bir yerde enformasyonda da bir düşüş olduğunu görüyoruz” diyerek "Bu krizden nasıl çıkılır?" sorusunu sormak gerektiğini kaydetti. İşsiz gazetecilerin durumuna dikkat çeken Küçük, “10 bin gazetecinin bini bir araya gelip kar gütmeden medya ortaklığı yapamaz mı? Böyle bir yapılanma mümkün müdür? Bence gazetecilerin bugün bunu düşünmesinin zamanı” diyerek öneride bulundu.