Lütfen bekleyin.. Lütfen bekleyin..
MİT 1970 yılından beri Almanya’da faaliyet yürütüyor. Bu faaliyetlerin bir halkası olarak, 17 Aralık 2014’te Taha Mahmut Gergerlioğlu isimli şahıs, Almanya’da MİT adına çalıştığı gerekçesiyle, Frankfurt Havaalanı’nda gözaltına alındı.
Gergerlioğlu, Recep Tayyip Erdoğan’ın başbakanlığı dönemindeki başdanışmanlarındandı. Gergerlioğlu, Hakan Fidan tarafından MİT adına faaliyet yürütmek üzere 2011 yılında Almanya’da görevlendirilmişti. Gergerlioğlu’nun ekibinden Ahmet Y. ve Göksel G. Almanya’da, Muhammed Ç. isimli şahıs Belçika’da faaliyet yürütüyordu. Gergerlioğlu ve ekibi başta Kürtler olmak üzere Avrupa’daki devlet muhalifi kişi ve kurumları izliyor; topladıkları bilgileri MİT’e ulaştırıyordu.
Alman Federal Savcılığı M.Taha Gergerlioğlu hakkında MİT’in üst düzey sorumlusu iddiasıyla dava açtı. Gergerlioğlu, Ahmet Y. ve Göksel G.’nin yargılandığı bu davayı AKP Dış ilişkiler Başkan yardımcısı Metin Külünk ve Karlsruhe Başkonsolosu bizzat takip ettiler.
M.Taha Gergerlioğlu’nun defterine yazdığı yüzlerce Kürdün isim ve adresleri, telefonuna kaydettiği yüzlerce isim ve kopyasını aldığı onlarca pasaportun gizemi çözülemeden, 5 Aralık 2015 günü kefaletle tahliye edildi. Bu tahliye, 19 Ekim 2015 günü Berlin’de yapılan Merkel-Erdoğan görüşmesindeki pazarlık sonucu gerçekleşti.
MİT’in Avrupa’daki faaliyetleri, geçen hafta Güney Almanya’daki büyük bir operasyonla yeniden gündeme geldi. 1500 polisle gerçekleşen “Osmanlı Ocakları” (Osmanen Germania) operasyonu, Türkiye’de AKP’nin desteği ile yaratılan faşist örgütlenmenin Avrupa’ya taşındığını gösteriyor. Polis, bu sivil çetenin ev ve derneklerinde ele geçirdiği belgelerde, Kürtlere yönelik eylem hazırlığı içinde oldukları bilgisini verdi.
MİT’in Avrupa’daki suçlarını Tayyip Erdoğan 9 Mart 2014 günü Urfa’da yaptığı konuşmada şöyle itiraf etmişti; “…Devletin bazı kurumlarına da sızdılar… Önce Oslo sürecini sabote ettiler. Arkasından MİT müsteşarımızı tutuklatmak, onu devre dışı bırakmak istediler. Arkasından Paris’te bir takım suikastlar yaptılar. Süreci bozmak istediler.”
Devletin diğer kurumlarına sızanlardan biri, Gülen örgütünün Emniyet İmamı Osman Hilmi Özdil’di (Kozanlı Ömer). Bir diğeri MİT içinde ayrı bir örgütlenme yapan Murat Karabulut’tu. Bu iki şahıs, gazetelerde boy boy resimleri ile teşhir edildikten sonra, 4 Şubat 2014 günü, rahat bir şekilde ABD uçağına binerek Türkiye’den ayrıldılar. Onlara bu kolay sehayat imkanını MİT müsteşarı Hakan Fidan sağladı. Çünkü uzunca bir süre birlikte çalıştılar. MİT ve Hakan Fidan, gayriresmi ilişki ile çalıştırdıkları bu iki şahsın yargılanması ve mahkemede konuşmasını istemiyordu.
Türkiye içinde tam bir diktatörlük tesis eden ve dilediğini yapan Tayyip Erdoğan ve iktidarına yönelik tepkiler her geçen gün artıyor. Türk devleti ve AKP iktidarını sıkıştıran çemberin daraltılmasında, Avrupa’da yaşayan Kürt siyasetçiler, aydınlar ve Kürt toplumunun belirleyici bir etkisi var. Erdoğan ve Türk hariciyesi buna karşı diplomat pasaportlu ajanları yanında, Osmanlı Ocakları gibi sivil faşist örgütlenmelere gidiyor.
İçinden geçtiğimiz şu günlerde, MİT’in ve Türk elçiliklerinin Kürtlere yönelik istihbarat toplama faaliyetlerinde büyük bir hareketlilik görülüyor. Kürt toplumu içinde ve Kürt kurumlarına basın elemanı, muhabir, çalışan, işçi sıfatıyla girerek Kürt siyasetçilere ve kurum yöneticilerine yönelik ciddi eylem planları yapılıyor.
Bunlardan biri Berlin Türk Elçiliği’ne bağlı olarak çalışan MİT elemanı M.Fatih Sayan’dır. Sayan Denge TV muhabiri olarak Kürt kurumlarına ve Kürt siyasetçilerine ilişkin bilgi toplamış ve bu bilgileri Türk elçiliğine günlük olarak rapor etmiştir.
Diğer bir şahıs ise Türk istihbaratı ve Paris Türk Elçiliği tarafından kulanılan E.A. isimli şahıstır. Fransa’daki Kürt kurumları ve Kürt siyasetçilerine ilişkin bilgi ve belge toplaması karşılığında bu şahsın banka hesabına belli aralıklarla para yatırılmaktadır. Bu konuya ilişkin geniş haber Y.Özgür Politika’da yayınlanacaktır.
Anlaşılan Türk devleti, MİT ve Türk elçilikleri, içerideki faşizan uygulamaları ve devlet terörünü Avrupa’ya da ihraç etme peşindedir.
Özgür Politika
