HDP eş genel başkanları Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ'ın da aralarında bulunduğu milletvekillerinin tutuklanması, Almanya'nın Köln kentinde yüzbine yakın kişinin katıldığı bir miting ile protesto edildi.
AABF‘nin organize ettiği, Demokratik Kürt Toplum Merkezi (NAV-DEM) ve bir çok Türkiye’li sol kurumun bir araya gelip oluşturduğu Demokratik Güç Birliği Platformunun desteklediği mitinge, Die Linke, Yeşiller Partisi, FDP ve otuz’u aşkın Kürdistan’lı, Alman ve Türkiye‘li siyasi kurumlar katıldı..
Saat 13.00’da Deutzer Werft alanında saygı duruşu ile başlayan mitingde ellerinde değişik parti ve kurum bayrakları taşıyan yüzbine yakın kişi sık sık, “Katil Erdoğan hesap verecek“, “Terörist Erdoğan“, “Faşizme karşı omuz omuza“, “HDP“, “Biji serok Apo“ ve “HDP halktır, halk isyanda“ sloganları attı.
Tertip komitesi adına yapılan açılış konuşmasının ardından ilk konuşmayı Alman basın sendikası başkanı Frank Überal yaptı.
‘İNSAN HAKLARI HİÇBİR ŞEYE KURBAN EDİLEMEZ‘
Tutuklu gazeteciler ile dayanışmak amacıyla miting’de olduğunu söyleyen Überal, “Avrupa’nın en büyük sendikası olarak dayanışma amaçlı burdayız. Şimdiye kadar Türkiye’yi bir tatil ülkesi olarak biliyorduk ancak şimdi Türkiye’de basın tatilde. Erdoğan basını tatile göndermiş. Çok sayıda gazeteci şuan tutuklu ve bir çoğuda işsiz kalmış durumda. Dolayısıyla bu arkadaşlarımızla güçlü bir internasyonal dayanışma gösterilmelidir. Açık olarak Avrupa Birliği ve Almanya’daki seçtiğimiz yöneticilerimize ve politikacılarımıza sesleniyorum. Insan hakları hiçbir şeye kurban edilemez. Siz Türkiye’deki bilim insanlarının, gazetecilerin, politikacıların ve akademisyenlerin karşılaştıkları bu insanlık dışı uygulamalara sessiz kalamazsınız" dedi.
‘KÜRT HALKINA KARŞI KİRLİ BİR SAVAŞ YÜRÜTÜLÜYOR‘
Überal’ın ardından konuşan Die Linke milletvekili Sevim Dağdelen ise, “Erdoğan’ın islamcı diktatörlüğüne karşı bugün burda toplandık. Sadece Erdoğan’a karşı değiliz aynı zamanda Berlin’deki Erdoğan destekçisi Alman hükümetine karşı da burdayız. Alman hükümeti milyarlarca para veriyor, silah satıyor, askeri destekliyor ve istihbarat paylaşıyor, Geçen yazdan itibaren Türk devleti, Kürt halkıyla barış görüşmelerini bitirdi. Bir yıldan beridir Kürt halkına karşı barbarca bir savaş yürütüyor. Bu kirli savaşta binlerce Kürt öldürüldü. Alman devleti bir an önce bu silah sevkiyatını ve istihbarat değişimini durdurup, Türk devleti ile olan suç ortaklığına derhal son vermelidir" şeklinde konuştu.
‘AKP VE ERDOĞAN’I TARİHİN KARANLIK ÇÖPLÜĞÜNE ATALIM‘
Son beş yıldır Avrupa’nın birçok ülkesinde onlarca defa protesto eylemleri ve mitingleri yaptıklarını söyleyen Avrupa Alevi Birlikleri (AABK) genel başkanı Hüseyin Mat ise “Son beş yıldır Avrupa’nın birçok ülkesinde onlarca defa mitingler yaptık, protesto eylemleri yaptık. Çünkü bugün ülkemizi dikta bir hükümet ve bir diktatör yönetiyor. Biz bunu asla hak etmiyoruz. Ülkemizi asla yezidler, katiller ve hırsızlar yönetmemeli, onun için buradayız ve birlikteyiz. Bu meydanları doldururken amacımız sadece bunları protesto etmek değil, AKP’yi ve Erdoğan’ı tarihin karanlık çöpüne atmak isterken onun yerine demokrasiye ve özgürlüğe inanan halkların iradesini iktidara taşımaktır” dedi.
‘HEVESLERİ KURSAKLARINDA KALACAK‘
Mat’ın ardından konuşan Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eşbaşkanı Hatip Dicle ise yaptığı konuşmada şu ifadeleri kullandı: “Aleviler, Kürtler ve Demokrat Müslümanlar AKP faşizminin, Türkiye’yi Ortadoğu’da ve ülkede faşist diktatörlüğünü kurumlaştırmasına karşı protesto mesajlarımızı yollamak için toplandık. Bu çok anlamlı bir birlikteliktir. AKP faşizmi gibi herkesi tek renge sokmak isteyenlere geçit vermeyeceğiz. Bilindiği gibi ülkede her gün kötü haberler alıyoruz. Bir hafta önce bir gece yarısı operasyonu ile HDP eş genel başkanları ve milletvekillerimiz gözaltına alınıp tutuklandı. Sadece bu milletvekilleri ile sınırlı olmadı aynı zaman da danışmanlar dahi çok sayıda partili tutuklandı. Yine dün 370 tane dernek kapatıldı. Bunlar Alevilere ve Kürtlere ait derneklerdir. Demokrat olan herkesi tutukluyorlar. Çünkü biat ettirmek istiyorlar ama bu hevesleri kesinlikle kursaklarında kalacak. Ama biz Türkiye’de ve dünyanın her yerinde AKP faşizmini tarihin çöplüğüne göndereceğiz. AKP faşizminin 12 Eylül darbesi gibi binlerce insanı tutukladı, hapishaneleri doldurdu. Bu meydanlarda toplanan on binler ve Türkiye’de meydanları dolduran halklar zindanlara konulanları mutlaka çekip kurtaracaktır.”
Dicle’nin konuşmasının ardından FDP politikacısı Tobias Huch ise, Erdoğan yönetimini, Hitler faşizmine benzeştirerek, buna karşı uluslararası dayanışma gösterilmesi gerektiğini vurguladı.
‘AVRUPA SAHİP ÇIKMALI’
HDP İstanbul eski milletvekili Turgut Öker ise, Avrupa’da ilk defa bu kadar kalabalık ve bu kadar çeşitli bir toplulukla karşılaştığını belirterek, “Bunu keşke çok önceden başarabilseydik biz birleşmeye mahkûmuz. Demokratik Güç Birliği 5 yıl önce kuruldu ancak ilk defa bu kadar güçlü bir pratikle bir araya geliyoruz. Eğer bugün Erdoğan varsa, Hitler ve Yezidler iktidarda ise bunda bizim de sorumluluğumuz vardır. Eğer biz birlik olsaydık, farklılıklara saygılı olsaydık Erdoğan güçlenmezdi, Demokrasi Cephesi olarak bir araya gelseydik bugünkü durum ortaya çıkmazdı.“ dedi.
Öker, “Türkiye’de durum çok ağır, insanlar dışarı dahi çıkamıyor, dolayısı ile Avrupa’nın ülkeye sahip çıkması gerekir, birlikteliğe önem verilmesi gerekiyor ancak böyle Faşist Erdoğan’ı alaşağı edilebiliriz” dedi.
Hessen Milletvekili Mürvet Öztürk ise konuşmasında, özellikle tutuklu olan HDP’li milletvekilleri, Belediye eş başkanları ve Politikacı kadınların isimlerini tek tek dile getirerek mücadelelerini selamladı.
Öztürk’ün ardından, Alman Yeşiller partisi milletvekilleri Mehmet Kılıç, Arif Ünal ve birçok siyasetçi konuştu.
Yapılan konuşmaların ardından miting, sanatçı Pınar Aydınlar ve Hozan Cömert’in seslendirdiği stran ve direniş türküleri ile sona erdi.
ANF