Sınırları aşan bu baskı politikası, AKP hükümetinin güdümündeki ya da denetimindeki medya gücüne rağmen içerisinde bulunan dönemde gerçeklerin açığa çıkarılıp, kamuoyuna ulaştırılmasından ne kadar korktuğunu göstermiş oldu.
İlan edilen Olağanüstü Hal ile birlikte bütünüyle "tek adamlığa" evrilen Türkiye'nin siyasal yönetimi gibi "tek sesli" medya oluşturma arzusu ile son olarak Med Nûçe TV'nin ekranının karartılması ile sınırları aştı. Özgür Gündem'in kapısına kilit vurulmasıyla başlayıp, 28 Eylül'de muhalif 12 Tv kanalı ile 11 radyonun yayınlarının durdurulmasıyla devam eden medyaya yönelik baskılar Avrupa'ya taşınarak Fransız uydu şirketi Eutelsat aracılığıyla Med Nûçe Tv'nin ekranları karartıldı.
Med Nûçe, 22 Nisan 1898'de, Mısır'ın başkenti Kahire'de Bedirhan Bey'in oğullarından Mikdad Midhat Bedirhan tarafından çıkartılmaya başlanan "Kurdistan" gazetesi ile emeklemeye başladığı ilk günden bugüne 118 yılı geride bırakan Kürt basınının susturulmaya çalışılan son yayın kuruluşu oldu.
30 Mart 1995 tarihinde Londra'da test yayına başlayan, 15 Haziran'da da yayın hayatına başlayarak Özgür Basın'ın televizyonculuk geleneğinin öncüsü olan Med TV'nin lisansı, 1999 yılında PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın uluslararası komployla esir alınmasının ardından Türkiye'nin talebi üzerine İngiltere tarafından iptal edilmişti. Ardından kurulan MEDYA TV de Fransız devleti tarafından kapatıldı.
Geleneğin devamında Roj TV, Danimarka'dan alınan lisansla 1 Mart 2004'te yayın hayatına başlasa da, Türkiye'nin baskısı sonucu 22 Ocak 2012'de kapatıldı. Bunun üzerine Stêrk TV, 6 Şubat 2012'de yayına başladı.
Stêrk Tv'yi ise "Hakikat Zamanı (Dema Rastiye)" sloganıyla 4 Mart 2012 tarihinde yayın hayatına başlayan Nûçe TV izledi.
Ancak Türkiye'nin siyasi baskıları sonucu Danimarka yargısı, yayın ruhsatları bu ülkede bulunan Mezopotamya Brodcasting Şirketi'ne bağlı Kürt televizyonları MMC, Nuçe TV ile yayınları daha önceden durdurulan Roj TV'nin yayın lisanslarını 3 Temmuz 2013'de iptal etti. Alınan bu kararla birlikte Kürt televizyonlarına yaklaşık 10 milyon Danimarka Kron'u para cezası da kesildi. Verilen bu cezalarla Kürt TV'leri, ticari işlemlerini sürdüremez duruma geldiklerini belirterek, iflas bildiriminde bulundu. Alınan bu karar doğrultusunda ise Nuçe TV ile müzik kanalı MMC, 19 Ağustos'ta yayınlarını "Kürt milli marşı" olan "Ey Raqîp" klibi yayınlayarak durdurmuştu.
1 kanal kapatıldı 5 yeni kanal açıldı
Nuçê TV'nin kapatılması kararı üzerine 5 yeni Tv kanalı açıldı. Bu kanallar ise 19 Kasım 2013 yayın hayatına başlayan Med Nûçe TV ile Sterk, Ronahî, Newroz ve Çira televizyonları oldu.
"Med Nûçe, Denge Mezopotamya-Med Nûçe Mezopotamya'nın sesi" sloganıyla Kürtçenin Kurmanci, Sorani ve Kurmanckî lehçelerinin yanı sıra Türkçe, İngilizce, Fransızca dillerinde yayın yapan haber kanalı Med Nuçe, yayıncılığı ile Kürt coğrafyası ve Ortadoğu başta olmak üzere dünyadaki gelişmeleri izleyiciye ulaştıran önemli bir soluk oldu. Ancak Türkiye'deki muhalif kanalların kapısına kilit vurulmasının ardından sınırları aşan baskı politikaları ile Med Nûçe'nin de ekranları karartıldı.
AKP Hükümeti tarafından Kürtçe olarak yayın yapan TRT 6 gibi resmi kanallar açılmak zorunda kalınmasına rağmen, hakikatı duyuran medya kuruluşlarının sesinin hem içte hem de dışarıda kesilmeye çalışılması bu hakikatlerden duyulan korkunun büyüklüğünün açık göstergesi oldu.
(DİHA)