1937 yılında Dersim’in Nazımiye kazasında dünyaya gelen Haydar Işık çarpıcı romanlarıyla Dersim’in, Dersimlilerin izini sürmeye devam ediyor. Işık, Xece’nin Dersim Kefareti romanında, doğduğu 1937 yılında “Teklik” paranoyasına düşen Sistemin Kürt-Kızılbaş Dersim halkına uyguladığı, Kürtlerin “Tertele” dedikleri, 37/38’den götürülen bir kız çocuğunun hayatını anlatıyor. Arevik ve Dersimli Memik Ağa kitaplarının ardından Lis yayınlarından çıkan Xece’nin Dersim Kefareti kitabı yazarın son romanı olarak raflardaki yerini aldı.
Kitaptan;
“Paşa Hazretleri seni görmek istiyor,” dedi. “Sorun çıkarma, memnuniyetini ifade et. Bunca pahallı giysileri sana o alıyor.” deyip aklınca cambazlıklar yaparken, kendisine: “Bana soran oldu mu?” “Olsun! Paşa seni güzel giysiler içinde görmek istiyor.”
Sonra koluma girerek merdivenlerden üst kata çıkarmaya çalıştı. Kolumu tutmuş, olanca kuvvetiyle yukarı çekerken canımı acıtıyordu. Elimden geldiğince karşı durduğum halde onu durduramıyorum. Tanıdığım o zavallı Ayşe gitmiş, yerine bir zalim gelmişti. İtiş kakış gürültüleri üzerine onun kapı önüne çıktığını görünce, gözlerim karardı, başım döndü, midem bulandı ve orada bir kolum Ayşe’nin elinde yere yıkıldığımı hatırlıyorum. Ayaklarım yere değmiyor, uçurumlardan düşüyordum.”
Haydar Işık?
Haydar Işık 1937’de Dersim’de “top, tüfek, mitralyöz gürültüleri içinde, dünyaya gözlerini açtı. Bu korku tüm çocukluğuna egemen oldu.” İlk öğrenimini Nazımiye’de yaptı. Akçadağ Köy Enstitüsü’ne gitti. Muş ve Tunceli’de üç yıl köy öğretmenliği yaptı. Bursa Eğitim Enstitüsü’ne yazıldı. Nazımiye, Nallıhan ve İzmir’de ortaokul öğretmenliği yaptı. 1974’de Ege Üniversitesi Eczacılık Yüksek Okulu’nu bitirdi. Aynı yılın sonlarında Almanya’ya, Türkiye’li göçmen çocuklara öğretmenlik yapmak üzere gönderildi. Türkçe ders kitaplarındaki ırkçı, militarist, çağ dışı ve yanlış yanları içeren Almanca bira broşür ve makale yayınlandı. Çeviriler yaptı, Almanya’da yaşayan yazar evli ve üç çocuklu.
(alevinet)