HABER MERKEZİ - Sêrt'te (Siirt) giden Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş, Kadir Gecesi olması dolayısıyla partilerinin İl Örgütü tarafından Orhan Doğan Parkı'nda verdiği iftar yemeğine katıldı. Yemekte kent halkı ile buluşan Demirtaş, birlikte oruç açtı. Gecede kent halkına seslenen Demirtaş, konuşmasına herkesin Kadir Gecesi'ni kutlayarak başladı.
'Müdahale ederiz' diyen Vali'ye yanıt
Ardından Siirt Valiliği'nin, yapılmak istenen iftar yemeğine ilişkin yaptığı 'müdahale ederiz' tehdidine ilişkin konuşan Demirtaş, "Biz partililerimizle nerede, nasıl iftar açacağımıza sana mı soracağız" dedi. Valinin halkın iradesine saygı duyması gerektiğini belirten Demirtaş, "Bugün halkın iradesi HDP buraya getirmiştir, şimdi sen parlamentonun 3 partisiyle inatlaşmaya girerken halk sana saygı göstermez. Parklar da meydanlar da halkın malıdır. Senin görevin düzeni sağlamak. İftar açmak gösteri ve yürüyüş değildir" diye konuştu.
'Anayasa ve Danıştay Saray'a bağlı'
"Asıl hukuk tanımayan 'Anayasayı askıya aldım, Anayasa yoktur. Model sistem değişmiştir' diyen Saray'daki zattır. Ona karşı bir soruşturma açacak bir hakim ve savcı var mı, yok!" diyen Demirtaş, artık Anayasa ve Danıştay'ın Saray'a bağlı olduğunu söyledi. Atatürk Havalimanı'ndaki katliamı hatırlatan Demirtaş, "Parlamento bir ara bile vermedi. Bu yasanın çıkarmanın peşine düşmüşler" dedi
'Kürt'ü öldürerek burayı vatan yapamassın'
"Vatan dediğimiz şey nedir? Üzerinde bazı ortak değerlerle yaşadığımız o topraklardır, bu kadar. Ama beyefendi diyor ki 'illa kanla sulanması lazım'" diyen Demirtaş, "Kimin kanını kimin için döküyorsun. Burası bizim de vatanımız. Kürdün kanını döküp burayı 'vatan yapacağım' dersen, yanlış yaparsın. Vatan istiyorsan Kürt'ün elini tutacaksın. Kürt'ü öldürerek burayı vatan yapamasın. Bu işin içerisinden kanla çıkılmaz. Bugün ben kan çıksın diye konuşsam, savcılar beni müebbetle cezaevine atar. Şu anda diğer 3 partinin de iç politikaları kan üzerinedir" diye konuştu.
'Boyun eğmeyeceğiz!'
Tankla, topla barışın sağlanamayacağını ifade eden Demirtaş, "Çizgisi belli olmayan fırıldak bir partiden değiliz bunlar gibi. Dün Putin'e mektup yazan biz değiliz. Bunlar bize boyun eğdirmeye çalışıyorlar. Bunlar bize boyun eğmeyi alçaklığı dayatıyorlar. Biz boyun eğmeyeceğiz" dedi. Mavi Marmara'da yaşamını yitirenler arasındaki gençlerden birinin Sêrtli olduğunu hatırlatan demirtaş, "Gazze'ye abluka kalkacaktı. 'Bu halk ablukadan kurtulmadan görüşmeler mümkün değil' diyordu. Halkı böyle kaldırdın. Biz de şimdi sana sorarız, bu insanları niye yarı yolda bıraktın?" şeklinde konuştu.
'AKP seçmeni kime oy verdiğini iyi görmeli!'
AKP seçmeninin kime oy verdiğini iyi görmesi gerektiğini dile getiren Demirtaş, "Bu adamın sadece bana zararı yok, bu zatın bugün kutuplaştırması yüzünden kan gövdeyi götürecek. Bu politikalar yüzünden. Bunu seçmişsiniz ama sorgulamanız lazım. Biz seçmenler bizi de sorgulamasa partisine ihanet eder. AKP seçmeni kime oy verdiğini iyi görmeli. DAİŞ ve Ahrar uş-Şam'ı besleyip Suriye'de herkesin başına bela ettiler. Benim ve partilerimin peşine düşen savcılar bunların peşine düşsün" dedi. "Bunlar dünyanın en tecavüzcülerine 'öfkeli çocuklar' dedi" ifadelerini kullanan Demirtaş, hükümetin Atatürk Havalimanı patlamasından sonra köprü açılışına katıldığını söyledi.
'Kin kusmadık, intikam demedik'
Silahların sustuğu 2 buçuk yıl boyunca da kendilerine siyaset yaptırılmadığını dile getiren Demirtaş, "Barış dönemlerinde partilerimiz kapatıldı. Milletvekili seçimlerine patlamalarla girdik. Benim makam odama girip kullandığım eşyaları tekmelediler, arşivlerimizi yaktılar. Kürt diye mevsimlik işçinin çadırı yakıldı. Biz böyle bir ortamda siyaset yapmaya çalıştık. Bu dönemde ne barikat ne hendek vardı. Bizlere bunları yaptılar. Ama biz kürsüde kin kusmadık, intikam demedik. Mersin'de miting yapacağım gün, il örgütümüz havaya uçuruldu. Dedim ki, bugün AKP'lilerin yüzüne gülün. Biz ne faşist, ne ilkesiziz. Bunlar sizde bolca var. Onun için de ülke bu halde" diye konuştu.
'Burası vatanımız Kürdistan...'
Demirtaş konuşmasına şöyle devam etti: "Biz insanların ayrışmasını kabul edemeyiz. Bin beş yüz yıldır İslam var, ama ondan önce de inançlar vardı. İnsanların ilk yeryüzüne geldiği toprakları tekleştirmeyiz. Başka başka inançları, dinleri sorgulayamayız. Bunlar siyasi partinin işi değildir. Bunları asla kabul etmeyeceğiz. Bu vatanın öz sahibiyiz. Burası vatanımız Kürdistan, bize saygı duyacaksın. Bu vatanın kurallarını ben koyacağım diyemez, kendi dilini, milli değerlerini başka halklara dayatamazsın. Ben bir Kürt olarak, Türk milletinin diliyle konuşuyorum. Kürtlerin geçmişi tarihi var. Biz saygı istiyoruz. Tüm inanç ve kimlikleri vatanımızda birlikte yaşamaları için bir formül sunuyoruz. Biz halkımızın, tüm halkların kurtuluşunu bundan görüyoruz"
(DİHA)